Eski kafa eski Türkiye
İSTANBUL Valisi'nin, Taksim'de 1 Mayıs kutlamaları yapılmasını yasaklamasını açıkladığı kararında "bölgede araç ve yaya akışının çok yoğun, turizm potansiyelinin yüksek...
İSTANBUL Valisi'nin, Taksim'de 1 Mayıs kutlamaları yapılmasını yasaklamasını açıkladığı kararında "bölgede araç ve yaya akışının çok yoğun, turizm potansiyelinin yüksek olması ve turistik otellerin 24 saat faaliyet göstermesi" de bir gerekçe olarak ileri sürülüyordu.
Ve dün "bölgede araç ve yaya akışı" olamadı.
"24 saat faaliyet gösteren turistik otellerden" çıkan turistler, her türlü trafiğe kapatılmış Taksim Meydanı'nda öylece kalakaldılar.
Boğaz'a gidemediler, Sultanahmet'e uzanamadılar, sarayları, müzeleri, camileri gezemediler.
Muhtemelen hayatlarının en ilginç deneyimini yaşadılar ve döndüklerinde ziyaret ettikleri ülke için söyleyecekleri şey en iyi ihtimalle burasının tuhaf bir ülke olduğu olacak.
Dün İstanbul, ilan edilmemiş bir sıkıyönetim yasağı yaşadı.
Taksim'in dünkü görüntüsü, 12 Eylül 1980 sabahından hiç farklı değildi.
Bir demokraside böyle bir kutlama yapmak için izin almak gerekmez.
Devlete düşen görev, kutlamaların barış ve huzur içinde gerçekleşmesini sağlamaktır ve devlet dün bu görevini yapmadığı gibi vatandaşlarının özgürlüklerini de kısıtladı. Şehri bir açık hava hapishanesine çevirdi, temel bir hakkın kullanılmasını engelledi.
Buna "Yeni Türkiye" diyorlar ama doğrusunu isterseniz dün yaşadıklarımız, devletin eski kafasından bir türlü kurtulamadığını gösteriyordu.