Fabrika ayarlarına döndüler

MİLLİ Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, sözleşmeli öğretmen alımı ile ilgili mülakatlarda, öğretmen adaylarının bilgi düzeyini ölçmeye yönelik olmayan sorular sorulmuş olmasını...


MİLLİ Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, sözleşmeli öğretmen alımı ile ilgili mülakatlarda, öğretmen adaylarının bilgi düzeyini ölçmeye yönelik olmayan sorular sorulmuş olmasını normal buluyormuş.
Soruları hatırlayalım önce isterseniz...

“Reis kimdir, hakkında ne düşünüyorsunuz. Hangi gazeteleri ve köşe yazarlarını takip ediyorsunuz. Reis denilince aklına kim geliyor, hangi dershaneye gittin” gibi sorular bunlar.

Bu mülakatların nedeni görünürde Fetullahçıları ayıklamak ama asıl amaç partizanlıktan başka bir şey de değil.

Tabii Fetullahçıların “salak” olduklarını da varsayıyor olmalılar.

Onlar için mülakat heyetlerinin gözünü boyamak, herkesten daha kolay oysa. Bugüne kadar yaşadıklarımız, gördüklerimiz bunu düşündürüyor.

Reisi sever görün, yandaş cerideleri okuduğunu söyle, araya “Bakara-makara” bir-iki dua da sıkıştırma fırsatı bulursan iş tamamdır.

Milli Eğitim Bakanı, bu tür soruların “soru havuzunda” yer almadığını söylüyor.

Ve şöyle diyor: “Bizim soru havuzumuzda böyle sorular yok. Oldu birisi ‘Reis hakkında ne düşünüyorsunuz’ dedi, bunun ne zararı var? Kesinlikle mülakata halel gelmez. Bu söylenenler adaletten ayrıldığı imajı verilmek için yapılıyor.”

Abuk sabuk soruların sorulmuş olması mülakata nasıl halel getirmiyor, bunu herhalde bakanın sadece kendisi biliyor olmalı.

Ona hatırlatmak isterim ki bu kafayı değiştirmedikleri sürece devleti dün nasıl Fetullahçılara teslim ettilerse, yarın da başkalarına teslim ederler.

Fetullahçı diye devletten on binlerce insan atıldı, her gün de bu sayı büyüyor.

Buna yol açan şey, geçmişte AKP iktidarının cemaatlere bakışı değilse nedir?

Darbe girişiminin ardından bundan böyle devlette yükselmenin “liyakat” ile ilgili olacağı söyleniyordu.

O sözler belli ki o günün korkusu ve paniği içinde söylenmiş.

Hükümet fabrika ayarlarına dönüyor. Geçmişte partizanlık yapacağız derken Türkiye Cumhuriyeti’ni bir cemaate tapulamışlardı.

Şimdi bakalım kimin düdüğünü öttürecekler?

ORTAK PAYDALARI: CUMHURİYET KARŞITLIĞI

FETULLAHÇILARIN darbe girişiminin ardından Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, tarikat ve dini gruplarla bir araya gelerek “bu işleri” bir hale yola koyacağı ve tarikat ilişkilerinin şeffaflaştırılacağına ilişkin haberleri gazetelerde okuyorum.
Bu tarikatlardan bazılarının özellikle İçişleri ve Sağlık bakanlıklarında müthiş bir iktidar mücadelesi verdiklerini biliyoruz.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Birisini kendinize kaç günde âşık edebilirsiniz? 16 Eylül 2018 | 2.511 Okunma Aşk olmaz ise Mualla! 09 Eylül 2018 | 2.266 Okunma Bodrum Belediye Başkanı’ndan gürültü sorununa büyük çözüm Eve gitme tarihlerine sınırlama! 02 Eylül 2018 | 2.169 Okunma Evlilik hesaba kitaba gelir mi? 26 Ağustos 2018 | 4.242 Okunma Üst aklın hıyanet merkezine girdim! 19 Ağustos 2018 | 516 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar