CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, ABD ziyaretinden önce gazetecilerin sorularını yanıtlarken “Şimdi de biz en üst düzeyde Sayın Trump’la bu görüşmeleri yapalım istiyoruz. Bizim yapacağımız görüşme virgül mesabesinde değil, nokta mesabesinde olacaktır” demişti.
Noktalı virgül
CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, ABD ziyaretinden önce gazetecilerin sorularını yanıtlarken “Şimdi de biz en üst düzeyde Sayın Trump’la bu görüşmeleri yapalım istiyoruz. Bizim yapacağımız...
Beyaz Saray’daki görüşmeden sonra Büyükelçilik konutunun önünde vatandaşlarla konuşurken Amerika’nın Sesi radyosunun Türkçe bölümü muhabiri Mehmet Sümer’in “Nokta mı, virgül mü koyuldu, nasıl değerlendiriyorsunuz, hangi aşamaya gelindi” sorusunu şöyle yanıtladı:
“Nokta koyarsak olmaz!”
“Daha önce ne diyordu, şimdi ne diyor” diye kışkırtıcı bir yorum yapmayacağım.
Cumhurbaşkanı’nın düşüncelerinin “kestirip atmak” yerine “konuşmaya devam etmek” yönünde evrim geçirmesi doğru bir tutum.
Amerika’nın YPG’den kısa dönemde vazgeçmeyeceği çok açık ve bu niyeti, Erdoğan’ın ziyaretinden önce YPG’ye ağır silahlar verilmesi iznini vererek açıkça göstermişti.
Ziyaret öncesi temasların bunu engellemeye yetmediği ortadaydı.
20 dakikalık bir görüşmede de çözülebilecek bir sorun değildi.
Öte yandan ABD, böyle bir bölgede Türkiye’den de tamamen vazgeçebilecek durumda değil.
Evet ABD güçlü olabilir ama unutmayalım ki Türkiye’nin de yapabileceği bazı şeyler var ve bölgede “yok” sayılamaz.
Bu durumda doğru tutum, önlenemeyecek zararı en aza indirmek olmalıdır.
Bu da öncelikle ağır silahların PKK’nın eline geçmesini engellemeye yönelik mekanizmaların ve önlemlerin alınmasını sağlamaktır.
Öte yandan, Rakka, IŞİD’den kurtulunca ne olacak? Yetki yerel güçlere mi devredilecek, PYD, Rakka’ya da mı hâkim olacak?
Türkiye açısından doğru olan Rakka’nın yerel güçler tarafından yönetilir hale gelmesidir.
Bunu sağlayacak şey de etkili bir diplomasiden başka bir şey değil.
Fetullah Gülen’in iadesi konusu da bir başka gerilim noktası. Ama öyle görünüyor ki ABD, Fetullah Gülen’i kolayca vermeyecek.
Araya hukuki süreçler girecek ve Fetullah Gülen’i kullanan Amerikan devlet kurumlarının bu hukuki süreçte ne kadar etkili olabileceklerini de bu vesileyle göreceğiz.
Böyle durumlarda ilişkilere “nokta” koymak, her türlü pazarlık şansını ve kozunu da kaybetmek anlamına gelir.