Abdullah Gül! Arınç! Vandallık etmedik diye mi bu yalnızlığımız şimdi?
Yalan mı?Ben, Gezi Kalkışması’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret etseydim… Çöp konteynerlerini ateşe verseydim… Polis otosuna molotoflu saldırı düzenleseydim. Kaldırım taşlarını...
Yalan mı?
Ben, Gezi Kalkışması’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret etseydim… Çöp konteynerlerini ateşe verseydim… Polis otosuna molotoflu saldırı düzenleseydim. Kaldırım taşlarını söküp, emniyet mensuplarının kafasına fırlatsaydım. Belediye otobüslerini, içindeki yolcularla birlikte cayır cayır yaksaydım. TOMA’ları tekmeleseydim… Polislere ana avrat küfretseydim… Demir bilyelerle saldırsaydım…
“Erdoğan’ı yatakta basacazzzz, şafakta asacazz” diye caz yapsaydım… “Sonu Kaddafi gibi olacak” deseydim.
Soros tasması takıp, esnafın işyerlerini talan etseydim…. Sırtımı MI6’ya, CIA’ye, BND’ye yaslayıp, bunda da bir sakınca görmeseydim.
Bay Gül, benim için de “Demokrasi demek sadece seçim demek de değildir. Seçimlerin dışında da farklı görüşler, farklı durumlar, itirazlar varsa bunların da çeşitli yollarla dile getirilmesinden daha tabi de bir şey olamaz” diye bana sahip çıkar, Cumhurbaşkanı olma inisiyatifini kullanarak beni dışarı salıverdirirdi.
O zaman ne trol derdi ne de oraya buraya şikâyet ederdi beni.