Basın kartları meselesi
Bazı gazetecilerin sarı basın kartlarının iptal edildiği iddiası üzerine başlayan tartışma sürüyor. Dün yine pek çok haberde ve köşe yazısında bu konuya değinildi...
Uluslararası kuruluşlardan açıklamalar geldi.
Diğerlerini bilmiyorum, tanımıyorum. Ancak medyada bahsi geçen gazeteciler arasında L. Doğan Tılıç'ın adını görünce şaşırdım. Zira yıllar önce aynı gazetede yazdığımız Doğan Tılıç denilince aklıma gelen ilk şey onun bir gazeteci olduğudur.
Kararlı bir solcudur. Ancak mesleğini yaparken bu tercihini dengelemeyi başardığı için siyasi tavrı kendi meselesidir. Doğru bildiğini, inandığını net bir şekilde söyler. İftiraya başvurduğuna, operasyon yaptığına ben şahit olmadım.
Dolayısıyla basın kartı üzerinden gazeteciliğinin sorgulanmasını gerektirecek hukuki ve etik bir durum olduğunu düşünmüyorum.
Yıllardır karşılaşmadık, görüşmedik. Siyasi pozisyonlarımız yüzünden bir diyaloğumuz kalmadı. Yaptığı açıklamalardan kendisinin de ne olduğunu tam olarak bilmediği anlaşılıyordu: