Daha ne kadar sürecek?
Dün küresel muktedirlerin FETÖ aracılığıyla bu ülkenin başına örmeye çalıştığı 17-25 Aralık darbesinin yıl dönümüydü.Bugün karşı karşıya olduğumuz...
Dün küresel muktedirlerin FETÖ aracılığıyla bu ülkenin başına örmeye çalıştığı 17-25 Aralık darbesinin yıl dönümüydü.
Bugün karşı karşıya olduğumuz açık topyekûn saldırının startının verildiği o günleri bir kez daha düşündüm.
Milat 2013.
11. yılında sandıkta devrilemeyen Ak Parti kurumsallaşmasını tamamlamış. Türkiye, iktidar partisinin yapısal reformlarıyla müzmin sorunlarından kurtuluyor. Ülkeye katma değer sağlayan dev altyapı projelerine başlanmış, ekonomi düzeliyor. Toplumsal barışı sağlamlaştırma yolunda cesur adımlar atılıyor.
Böyle giderse startı verilen Çözüm Süreci başarıya ulaşacak, 2014'teki yerel seçimlerde de reformist iktidarın tulum çıkartması şaşırtıcı olmayacaktı. Statüko için daha fenası, aynı yıl yapılacak seçimle, ülkedeki dönüşüm sürecinin mimarı Erdoğan'ın seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olmasıydı.
Önce Gezi provokasyonu örgütlendi. Sokak kabadayılığıyla toplumsal kutuplaşmanın tohumları ekildi bu topraklara.
Ardından girişte bahsettiğim 17- 25 Aralık operasyonlarının düğmesine basıldı. Bugün FETÖ'ye beddua eden merkez medyanın da katkılarıyla hukuk katledildi. Ülkede taş üstüne taş koyan kim varsa, yurtsever siyasiler ya da işadamları hepsi hedefteydi.
Ama bu saldırı da bertaraf edildi. Halk, birbiriyle bağlantılı bu iki operasyona da cevabını, üst üste kurulan seçim sandıklarında hedef tahtasına oturtulanların yanında durarak verdi.