Ertuğrul Özkök'e anlatır gibi
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün Cuma namazı çıkışı tekrar seçimle ilgili tarih verdi. "1 Kasım"ı telaffuz etti. Erdoğan'ın anayasaya uygun (104. madde) olarak aldığı bu inisiyatifi, halka gitmeyi...
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün Cuma namazı çıkışı tekrar seçimle ilgili tarih verdi. "1 Kasım"ı telaffuz etti. Erdoğan'ın anayasaya uygun (104. madde) olarak aldığı bu inisiyatifi, halka gitmeyi, otoriterlik göstergesi olarak yorumlayanlara aptala anlatır gibi anlatalım.
1- Cumhurbaşkanı, 7 Haziran seçimlerinden birinci olarak çıkan partiye hükümeti kurma görevi verdi mi? Verdi.
2- Hükümeti kurma görevi alan Ak Parti'nin Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, istisnasız tüm partilere gidip koalisyon görüşmesi yapmadı mı? Yaptı.
3- AK Parti'nin kapısını çaldığı CHP, MHP ve HDP, kırmızı çizgilerini, koalisyonla alakasız taleplerini bir yana bırakıp hükümet kurmaya yanaştılar mı? Yanaşmadılar.
4- Seçim öncesi fiili ittifak yapan CHP, MHP ve HDP, sayısal olarak mümkün olduğu halde Ak Parti'yi dışarıda bırakan bir hükümet alternatifi sundular mı? Hayır. Siyasi belirsizliği ortadan kaldıracak bu öneriyi yapsalar kim ne diyebilirdi? Kimse.
5- 7 Haziran'ın ardından hükümet kurulması için azami süre koalisyon görüşmeleriyle geçirildi mi? Geçirildi. Anayasada, Cumhurbaşkanının koalisyon görüşmeleri için seçimlerden birinci çıkan parti başaramazsa, 2. ya da 3. partiye aynı görevi vermesi gerektiğine dair bir madde var mı? Yok. Kaldı ki, Davutoğlu'nun götürdüğü koalisyon kurma teklifini reddeden Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanı tarafından görevlendirilmesi halinde değişen ne olacak? Cevap yok.
6- Bu durumda anayasa ne öngörüyor? Ülkeyi sandığa götürecek bir seçim hükümeti kurulmasını, değil mi? Evet.