Ne yapmalı?
15 Temmuz darbe girişimini püskürtmeyi başardık. Ancak darbenin arkasındaki küresel muktedirleri ve onların tetikçisi Fetullahçıları tanıyan, reflekslerini bilen aklı başında herkes bu işin...
15 Temmuz darbe girişimini püskürtmeyi başardık. Ancak darbenin arkasındaki küresel muktedirleri ve onların tetikçisi Fetullahçıları tanıyan, reflekslerini bilen aklı başında herkes bu işin "devamının geleceği" konusunda hemfikir.
Zaten finansal operasyonlardan gördüğümüz üzere ellerinden geleni ardına koymadan "deniyorlar" da.
Bu konuda uyarılar yapan isimlerden biri de emekli Albay H. Atilla Uğur. Dün tüyler ürpertici iddialarda bulunan Uğur "ikinci kalkışmaya hazır olun" diyor.
"Ve çok yakın bir zamanda... Çok net bilgi olarak söylüyorum: İkincisi daha kanlı olacak. Bugün bir zafer sarhoşluğu içindeyiz. Türkiye'yi uyarıyorum. Kimse 'Tamam bu iş bitti, Türkiye rayına oturdu, artık ABD başka bir şey yapamayacak, FETÖ başka bir şey yapmayacak, PKK başka bir şey yapamaz, biz belini kırdık bu örgütlerin' falan demesin. Bu bizi, hazırlanmakta olan kalkışmada tamamen başarısızlığa götürür. Paramparça oluruz."
Emekli Albay tarih de veriyor: "Türkiye'yi uyanık olmaya davet ediyorum. Eğer biz bu oyunu bozmazsak, ikinci girişim kasımı geçmez!"
Kuşkusuz somut delillerle desteklenene kadar, bu iddialarla aramıza mesafe koymamız gerekiyor. Bu uyarılara aracılık eden "aklanmaya muhtaç" kimi çevrelerin "kişisel ajandaları" olabileceğini de akıldan çıkarmamalıyız.
Ama bu sağduyu "aymazlığa" varmamalı.
Zira 2013'ten beri sistematik olarak saldırı altında olan, 15 Temmuz'da ise açıkça "vurulan" Türkiye'nin küresel muktedirlerin yeni dönemdeki başlıca hedefi olduğu ortada.
Bu ülkenin yurtseverlerine, demokratlarına düşen, spekülasyonlara prim vermeden ve paniğe kapılmadan durumun ciddiyetine uygun olarak "tetikte olmak."