Toplu fotoğraf...
Toplum, durağan bir yapı değil... Zaman içinde dış baskıların ve hayat koşullarının etkisiyle sürekli değişim gösteriyor. Prof. Ersin Kalaycıoğlu toplumun güncel bir analizini yapıyor......
Toplum, durağan bir yapı değil... Zaman içinde dış baskıların ve hayat koşullarının etkisiyle sürekli değişim gösteriyor. Prof. Ersin Kalaycıoğlu toplumun güncel bir analizini yapıyor... “Türkiye’de güçlü bir kent yoksulu, Marksist sosyologların deyimiyle lümpen - proleter bir sınıf siyasete ağırlığını koyuyor. Burada kritik olan şu; seçmen temsilcisinden ne talep edecek; özgürlük, hukuka saygı, temiz siyaset mi? Yoksa iş, kendisinin veya yakınlarının kayrılması, hiç katkı vermeden bazı kamusal yararlar mı? Orta sınıfın talebi özgürlük, haklar ve hukuk devletidir. Oysa istihdam dışı kent yoksullarının hukukun kendilerine yaradığını düşündüklerini gösteren bir kanıt yok... Çünkü içinde yaşadıkları ortam hukukun içinde değil zaten.
Yaşadığı ortamda hukuka uymanın maliyeti de oldukça fazla. Gecekonduda oturan, kayıt dışı ekonomide çalışan, elektrik, su, vb. hizmetleri ödeme gücü olmadığı için bunları bedava temin etmeye çalışan geniş kitlelerden söz ediyoruz. Bu tür bir yaşantının hukuk devleti, adalet ve hukuk kurallarına uygun işleyen bir imar, trafik, enerji, vb. yasası talep etmek gibi bir lüksü olabilir mi?”
Soru: Hukuk talep etmeyen, kendine hukuk dışında yaşam alanı bulan kitlenin çoğunlukta olduğu bir toplumda demokrasi sürdürülebilir mi?