Endişeli modernler elini taşın altına koydu
ENDİŞELİ modern... Bir tespit olarak hayatımıza giren bu ifade, son zamanlarda tanımladığı kitleyi ‘hafife’ almak için de kullanılıyor. Deniyor ki; “Şikâyet ederler, sorunları dillendirir...
ENDİŞELİ modern...
Bir tespit olarak hayatımıza giren bu ifade, son zamanlarda tanımladığı kitleyi ‘hafife’ almak için de kullanılıyor.
Deniyor ki; “Şikâyet ederler, sorunları dillendirir, çözümlerine dair ahkâm keserler. Ama ellerini taşın altına koymazlar.”
*
Eğitim, 3-6 yaş grubunda çocuğu olan endişeli modernlerin tartıştıkları konuların başında geliyor. Eğitim sisteminin mütemadiyen değişmesini, kalitenin düşmesini, özellerin ‘dükkân’a dönmesini dert ederken, çocuklarının da kendi okul çağlarındaki gibi yarış atı olacağı korkusunu taşıyorlar.
Erken öğretimin de artık bir gerçeklik olduğunu kabul ediyorlar.
*
İstanbul’da bir araya gelen 40 endişeli modern ebeveyn sadece şikâyet etmekle kalmayıp elini taşın altına koydu.
Bir önceki yazıda bahsetmiştim; biraz daha detaya girelim. İdeolojilerden bağımsız, demokratik ve eşitlikçi bir eğitim modeli sunan ‘Başka Bir Okul Mümkün Derneği’nin sistemine inanan İstanbul Anadolu yakalı bir grup ‘endişeli modern’ ebeveyn şubatta kooperatifleşme yoluyla bir araya geldi.
Kurdukları BOM İstanbul Anadolu Kooperatifi üzerinden Moda Emin Onat Sokak’ta kiraladıkları binayı eylül ayına yetiştirmek için canla başla çalışıyorlar. Müdür seçimlerini tamamladılar. Öğretmenlerle görüşmeler sürüyor.
*
Pek çok okur bu modele heyecanla yaklaşırken, tek tük “Bu ütopya” diyen oldu.
Merak etmeyin, ebeveynlerin ayakları yere basıyor. Çocukları ilköğretime başladığında sudan çıkmış balığa dönsün istemiyorlar. Ama bugün anaokulları arasında giderek yayılan “Çocuğunuz burayı bitirdiğinde şu kadar kelime İngilizce biliyor olacak. Çok güzel bale yapacak” yaklaşımını kabul etmiyor, kendi elleriyle proje çocuk yetiştirmek istemiyorlar. Çocuklarının düşünme, sorgulama ve kendi kendine öğrenme becerisi geliştirmesini istiyorlar. Bu sayede, yolları devlet sisteminin sıradanlığına ya da özel okul sisteminin ticari tezgâhına düştüğünde, çocuklarının kaybolmayacağına inanıyorlar.
*