Birleşik Krallık yeni başbakanına hazırlanırken…
Uzun, zorlu ve demokratik bir mücadelenin ardından Johnson kabinesinin dışişleri bakanı Liz Truss Pazartesi günü partisi tarafından 81 bin 326 oyla liderliğe, dolayısıyla da başbakanlığa seçildi. Dün de...
Uzun, zorlu ve demokratik bir mücadelenin ardından Johnson kabinesinin dışişleri bakanı Liz Truss Pazartesi günü partisi tarafından 81 bin 326 oyla liderliğe, dolayısıyla da başbakanlığa seçildi. Dün de İskoçya’ya giderek şu sıralarda Balmoral’da ikamet eden Kraliçe Elizabeth’den sorumluluğu aldı. Yakında hükümetini kurup göreve başlayacak.
Guardian, New York Times gibi gazetelerin yazdığına göre Truss ilginç bir kişilik. Tabii ki iyi bir eğitimi de var. Oxford’un önemli kolejlerinden birinde felsefe, siyaset, iktisat ağırlıklı okumuş. Önce Liberal Parti’ye, sonra da Muhafazakarlara katılmış. Siyasi kariyerinde zikzaklar çizse de başarılı olmuş. Dendiğine göre evliyken yaşadığı bir ilişkiden dolayı zamanında bir miktar hırpalanmış.
Eskiden monarşiye karşı olduğu, bazı uyuşturucuların kullanımının serbest bırakılması gerektiğini savunduğu, Brexit’e önce karşı çıkıp sonra da en amansız savunucularından biri haline dönüştüğü biliniyor. Dışişleri ilk devlet görevi değil. Uzun sayılabilecek Avam Kamarası tecrübesi de mevcut. Ancak kırdığı potlar, adını ve yerini karıştırdığı denizlerle de tanınıyor.
AB belli ki onun seçilmiş olmasından rahatsız. Öyle olmasaydı...