BM reformu derde deva mı?
Kurulduğu günden bu yana Birleşmiş Milletlerin gündeminde reform var. Kimisi daha demokratik olsun, Genel Sekteri halklar değilse bile üye devletler seçsin diyor. Kimisi mali reformdan bahsediyor. Kimisi idari reformla daha etkin...
Kurulduğu günden bu yana Birleşmiş Milletlerin gündeminde reform var. Kimisi daha demokratik olsun, Genel Sekteri halklar değilse bile üye devletler seçsin diyor. Kimisi mali reformdan bahsediyor. Kimisi idari reformla daha etkin çalışmasının yollarını arıyor. En çok yapılmak istenense Güven Konseyi’nin kompozisyonun değişmesi.
Beş daimi üyenin veto hakları kalksın diyen de var daimi üye sayısı artsın diyen de. Daimi olmayanların sayısının arttırılması gerektiğini söyleyenler de az değil. Foreign Policy’nin yazdığına göre Amerika geçici üyelik konusuna sıcak bakıyor ve Afrika ile küçük ada devletlerin temsilinin sağlanması gerektiğini düşünüyor.
Daimi üyelerin sayısının artması söz konusu olduğunda da Brezilya, Hindistan, Japonya ve Almanya ilk akla gelen ülkeler arasında oluyor. Ama daimi üye sayısı gerçekten artacak, artabilecek olsa taliplerin sayısının artmaması, reformun reformsuzlukla sonuçlanmaması imkansıza yakın.
Zaten şu an veto yetkisini elinde bulunduran ülkelerin bu ayrıcalıklarını başkalarıyla paylaşmaya yanaşmayacakları da dünya siyasetini az çok takip eden, BM Şartı’nın 108 ve 109’uncu maddelerini bilen hemen herkesin malumu. Kaldı ki beş veto...