İyi şeyler de oluyor…
Gündelik hayatımızda o kadar çok sorun var ki bazen olan biten iyi şeyleri kaçırıyor ya da önemini idrak edemiyoruz. Bir de buna siyaseti, ekonomiyi ve dünyanın halini katarsanız ufkumuz daralıyor, gözlerimiz köreliyor....
Gündelik hayatımızda o kadar çok sorun var ki bazen olan biten iyi şeyleri kaçırıyor ya da önemini idrak edemiyoruz. Bir de buna siyaseti, ekonomiyi ve dünyanın halini katarsanız ufkumuz daralıyor, gözlerimiz köreliyor. Yaşadığımız hayatı olduğundan da karamsar görüyoruz. Gelecek hakkında kuşkuya kapılıyor, her şeyi olumsuzlayarak yorumluyoruz.
Aslına bakarsanız haksız da sayılmayız. Nihayetinde hukukun üstünlüğünün dahi tartışmalı olduğu, AİHM ve AYM kararlarının uygulanmadığı, sabit gelirlilerin sürekli fakirleştiği, tarımın çöktüğü, hatalı yönetimin ekonomiyi, daha doğrusu makro dengeleri zorladığı, siyasetin gerilim ürettiği bir ülkede ve savaşların insanlığı felakete sürükleyebileceği, katliamların soykırım boyutlarına vardığı bir dünyada yaşıyoruz.
İklim değişikliği bile başlı başına bir kaygı konusu. Sıcaklık artışlarından, orman yangınlarından, sellerden, kuraklıktan artık birebir etkileniyoruz. Sıcaklık artışını durdurmak için alınan çoğu tedbirin göstermelik olduğunu, daha da büyük felaketlere yol açacak endüstri kaynaklı bu değişimin durdurulması için samimi çaba harcanmadığını da anlıyoruz.
Fakat bunların hiç biri mesela üç genç kızımızın kara...