Eğri otursak da
FETÖ’nün darbe girişimini; soğukkanlı bir şekilde salim kafayla oturup analiz ettiğimizde, karşımıza çıkan soru “neden” sorusudur. Dershaneler, 17-25 Aralık, 7 Şubat gibi sebeplerden söz etmiyorum. Zaten...
FETÖ’nün darbe girişimini; soğukkanlı bir şekilde salim kafayla oturup analiz ettiğimizde, karşımıza çıkan soru “neden” sorusudur. Dershaneler, 17-25 Aralık, 7 Şubat gibi sebeplerden söz etmiyorum. Zaten bunlar sebep değil ancak sonuç olarak değerlendirilebilir. Ne olmuştur da 15 Temmuz’a gelinmiştir. Efendim AK Parti ile FETÖ adıyla o dönemde bilinmese de o grup çatışmıştır! Hayır, bunlar boş laflar, bu değil mevzubahis olan. Ne olmuştur da FETÖ FETÖ olmuştur; daha doğru şekilde sorarsak “olabilmiştir”? Kimdir bu FETÖ de bu ülkede neşet edebilmiş, bünyesinde üremiş, gelişmiş, palazlanmıştır.
Dış mihrakların oyunu, soğuk savaşın gladyo kurumu, Amerika’nın eli, ayağı, parmağı gibi mazeretamiz olduğu kadar gerçekliği de olan faktörleri bir tarafa bırakalım ve bu soruya cevap arayalım. Eğmeyelim bükmeyelim, en sonda söyleneceği burada söyleyelim. FETÖ Kemalizm’in başımıza sardığı bir beladır.
FETÖ, FETÖ olabilmiştir çünkü, dinini yaşamak bu ülkede bir problem olmuştur. FETÖ, FETÖ olabilmiştir çünkü, İslam en büyük tehlike addedilmiştir. FETÖ, FETÖ olabilmiştir çünkü, İslam’ı yaşamak merdiven altlarına itilmiştir. FETÖ, FETÖ olmuştur çünkü, koca koca adamlar cadı avı ile “Müslüman” avlamaya çıkmışlardır. FETÖ, FETÖ olmuştur çünkü İskilipli Atıf Hoca asılmıştır, Said-i Nursi sürgün edilmiştir. FETÖ, FETÖ’dür çünkü iş güç bırakılmış, bilim ilim hakgetire hale gelmiş, varsa yoksa başörtü, sakal, içki miçki olmuştur. Secere secere aile ağacından takibe koyulmuştur. Hafiyelikte bilmem kiminle yarışır hale gelmiştir.