Vekalet savaşları mı?
Önce bir düzeltme. Wisdomnet FETO’cu bir organizasyon değildir. Bu tashih için teşekkür ederim. Ancak maalesef “peşine düşülenlerden” bir ilim adamı olarak Abant Toplantılarına iştirak etmekle...
Önce bir düzeltme. Wisdomnet FETO’cu bir organizasyon değildir. Bu tashih için teşekkür ederim. Ancak maalesef “peşine düşülenlerden” bir ilim adamı olarak Abant Toplantılarına iştirak etmekle “peşine düşenleri” yanlış yola sevk etmiş olmak da bana göre aynı maksada “hizmet” etmek oluyor.
Gelelim konumuza, bugün yakın geçmişte sıklıkla kullanır olduğumuz vekalet savaşlarından söz ediyoruz. Dünyanın büyük güçleri, doğal zenginliklerin yoğun olduğu bölgeleri, insan kaynaklarının sömürülmeye yatkın olduğu coğrafyaları hiç vakit kaybetmeden ne kadar uzak olursa olsun bir şekilde işgal ediyor. Bu işgal kimi zaman tarihte örneklerini gördüğümüz gibi müstemlekecilik üzerinden oluyor, kimi zaman da çağımızda şahid olduğumuz üzre demokrasi söylemi üzerinden oluyor. Kimi zaman fiziksel ve coğrafi bir işgal şeklinde gelişirken kimi zaman da sosyal, iktisadi ve kültürel oluyor. Fiziki bir işgal kadar zihinsel işgal de insanları özünden, benliğinden koparıp başka bir şeye dönüştürüyor. Bir çeşit mutasyondan söz ediyoruz yani. Zaten hiçbir zaman coğrafi olan orada kalmıyor, zihinlerde yer ediyor. Kolonyal geçmişin izlerini taşıyan ülkelerde bunu kolaylıkla teşhis ediyoruz değil mi? İnsanlar kendi dilleri dışında ana dilmişçesine Fransızca veya İngilizce veya İtalyanca konuşuyor mesela.