Tıp etiği mi, o da ne!
Öğrencilik yıllarımızdan bu yana hep kullanılan bir söz vardır “hekimin, hekimden başka dostu yok”. Bu söz, tıbbın yazılmayan ama en çok uygulanan kurallarından birine işaret eder.Ancak...
Öğrencilik yıllarımızdan bu yana hep kullanılan bir söz vardır “hekimin, hekimden başka dostu yok”. Bu söz, tıbbın yazılmayan ama en çok uygulanan kurallarından birine işaret eder.
Ancak gördüğüm o ki, köprülerin altından çok sular akmış, ne o etik ne de o sahiplenme kalmış.
Andımız gibi deontoloji de yok olmuş. Hatta çoğu tıp fakültesinin mezuniyet töreninde hekimlik andı bile geçmiyor.
Ülkenin yetiştirdiği değerli kalp cerrahlarından biri olan Prof. Dr. Bingür Sönmez’in abisinin, rahatsızlığı için gittiği Anadolu yakasındaki bir eğitim hastanesinin acilinde yaşadıklarını yorumsuz paylaşıyorum.
“Değerli meslektaşlarım, 84 yaşında olan ağabeyim 3 gün önce inme geçirdi. Ben yetişene kadar komşuları ambulans çağırmışlar ve 112, ben yetişene kadar Anadolu yakasındaki bir eğitim araştırma hastanesine götürmüş. Kırmızı çizgiden acil servise ulaşınca kapıda bulunan kılıksız bir güvenliğe tane tane “Ben Profesör Doktor Bingür Sönmez, kalp cerrahıyım, ağabeyim acil gelmiş, durumu hakkında bilgi almak istiyorum” dedim. Güvenlik lakayt bir şekilde içeri girdi ve “BT ve MR çekilince bilgi verecekler” dedi. “Yavrum doktor arkadaşlara -bir hoca gelmiş- der misin”...