Küçük dev adam
Diyarbakır’da patlayan bomba yine aramızdan birçok kişiyi sevdiklerinden ayırdı. Cenazelerin ardından yaşananlar da yalnızca bir kare fotoğrafa takılı kaldı. Küçük denemeyecek kadar minik bir...
Diyarbakır’da patlayan bomba yine aramızdan birçok kişiyi sevdiklerinden ayırdı. Cenazelerin ardından yaşananlar da yalnızca bir kare fotoğrafa takılı kaldı.
Küçük denemeyecek kadar minik bir evladımız, babasının kolları arasında can verdi. Annesinin feryatları ise hepimizi ne anlamsız şeyler için tartışıyoruz dedirtecek kadar acıydı. Evladının cenazesinin, eşinin yanına gömülmesini istedi. Ağzından “o küçük, mezarında korkar, babasının yanına gömün” çıktı.
Onun bu feryatlarının yanında bizim yaptığımız hesaplar o kadar küçük kaldı ki. Hesaplarımızın küçüklüğü karşısında bir defa daha başımızı öne eğmek zorunda kaldık. Bu nedenle barikatların önünde yaşananları bir kez daha hatırladım.
***
Son gezdiğim yerlerden biriydi Nusaybin... Birçok arkadaşla orada tanışmıştım. Elleriyle kuyu kazar gibi Nusaybin’i EYP’lerden temizlemeye çalışıyorlardı. Küçük dev dedikleri ilçe emniyet müdürleri vardı. Kendi imkanları ile dron tabir edilen ekipmanlar almışlardı. Her gün bölge üzerinde uçurarak sahayı üç boyutlu hale getirmeye çalışıyordu.
Odasında, çektiği fotoğraflarla oluşturduğu küçük bir harekat merkezi vardı. Her fotoğrafın üzerine bomba yerlerini işleyerek, sokak sokak bir arşiv çalışması yapmıştı.