Bu ne Ya Hû
Okuduğumuz haberlerin ayrıntılarına göre, Anadolu’da bir ilçede bir savcı, 14 öğretmen halı sahada maç yaparken geliyor ve oyun saatinin kendilerinde olduğunu, öğretmenlerin sahayı terketmesini...
Okuduğumuz haberlerin ayrıntılarına göre, Anadolu’da bir ilçede bir savcı, 14 öğretmen halı sahada maç yaparken geliyor ve oyun saatinin kendilerinde olduğunu, öğretmenlerin sahayı terketmesini söylüyor. Öğretmenler itiraz edince polis çağırıyor . Polis geliyor ve öğretmenlerin kimliği yok diye onları karakola alıyor vs vs. Yani bilemiyorum ama, bu ne yâ hû? Sonra bir bakıyorsun yine 28 Şubat’ın yıldönümü gelmiş. Şimdi herkes, o zamanki muktedirlerce bin yıl süreceği söylenen 28 Şubat’ın çoktan bittiğini söylüyor. Ama bir bakıyorsunuz, o günlerde tutuklanıp hâlâ içeride olan mahkûmlar var; o zaman duramayıp soruyorum: Bu ne yâ hû? Bir trafik magandası ambulansın önüne geçip türlü maskaralıklar yapıyor ve sonra yakalanıp üçyüz küsur liralık bir ceza kesiliyor. Ceza değil de sanki ödül. Ne olacak ki o cezadan, yarın yine yapar, ertesi gün yine yapar. “Ben temizlik yapmak, yemek yapmak zorunda değilim, kadınım ben kadın, kendimi sömürtmem ro ro ro” şeklinde üfüren sesler var. Tabii ki bir kadının pislik içinde oturması veya yemek yapmadan aç aç dolaşması kendi kararıdır, kimseyi ilgilendirmez.