Cemal Hoca

İstanbul Üniversitesi’nin Edebiyat Fakültesi koridorlarında genç, uzun boylu, yeşil gözlü, yakışıklı bir asistan… Her Cuma günü Süleymaniye’de buluşur, bir kurufasülye taamını...

İstanbul Üniversitesi’nin Edebiyat Fakültesi koridorlarında genç, uzun boylu, yeşil gözlü, yakışıklı bir asistan… Her Cuma günü Süleymaniye’de buluşur, bir kurufasülye taamını müteakip bir çay-kahve eşliğinde bir-iki kelam ederdik. Bir roman yazdığını duymuştum, ne zaman ondan söz açıp “yahu Hocam, bakalım şu romana merak ettim” desem hemen gülerek konuyu kapatmaya çalışır, “yok efendim, estağfirullah” der geçiştirirdi. İstinye’de mukîm idi. Bazan yolumuzu düşürür, bir-iki kelam da orada ederdik… Boğazdan çok sular aktı. Zaman ilerledi. Bir süredir mide kanserinden mustarip Cerrahpaşa’da tedavi oluyordu. Cumartesi gecesi itibariyle Cemal Aksu Hocamızın bu dünya ile ilgili alışverişi bitti. O da göçenlerin kervanına katıldı. İnnâ lillahi ve innâ ileyhi raciûn. Pazar günü İstinye’deki mahalle camii çok kalabalıktı.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bir kalp durdu 02 Nisan 2020 | 110 Okunma İçerisi/dışarısı 28 Mart 2020 | 752 Okunma Bir çocuktan birkaç post çıkarmak 22 Şubat 2020 | 359 Okunma Okulda havlayan bir Fındık 20 Şubat 2020 | 228 Okunma Şifreler deşifreler 18 Şubat 2020 | 207 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar