Ağaç Olmayın, Reverans Yapın!

Saat sabahın 6’sı...Çocuğu, terminalden yolcu etmek üzere yola revan oluyoruz.Sabah ayazı insanın iliklerine işliyor. Sokak lambalarının ışıkları altından hızlı adımlarla, alaca karanlık...

Saat sabahın 6’sı...

Çocuğu, terminalden yolcu etmek üzere yola revan oluyoruz.

Sabah ayazı insanın iliklerine işliyor. Sokak lambalarının ışıkları altından hızlı adımlarla, alaca karanlık kuşağını yararak ilerliyoruz.

İlerlerden mekânın sahibi köpeklerin sesleri geliyor.

Köpekler için kurtarılmış bölge olan yerdeyiz. Üzerinden geçtiğimiz köprünün altından geçen derenin sesi; havlamalar, hırlamalar ve mırlamalar arasında isyana dönüşemeden kayboluyor.

İnsan siluetini fark eden kolonideki köpeklerden bazıları havlıyor, bazıları hırlıyor. Jack London’ın Beyaz Diş’ini andıran bir kırma, vücudumuzda ısırılacak yerlerin keşfini yapıyor.  Diğerleri, melezin talimatını bekliyor gibiler. Gözümün önüne, The Pack filminin sahneleri geliyor; irkiliyorum. Tepki verirsek üzerimize atılmaya hazır gözüküyorlar. Bir taş bulurum umuduyla etrafa bakınıyorum. Nafile, taşları bağlamışlar...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ağaç Olmayın, Reverans Yapın! 18 Aralık 2024 | 36 Okunma Krizin Mimarları: Dört Büyükler 16 Aralık 2024 | 1.687 Okunma Suriye'de, Kim Ne İstiyor? 13 Aralık 2024 | 1.685 Okunma Yeni Suriye... Riskler, Fırsatlar... Türkiye'nin Rehberliği 11 Aralık 2024 | 32 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar