Asgari ücrete Haydar Baş damgası
Yılbaşından itibaren asgari ücret 1300 TL olacak. Yani mevcut asgari ücrete 300 TL zam yapılmış olacak. Elbette Türkiye şartlarında bu para çok yetersiz ve vatandaşımızın insan gibi yaşayacağı bir...
Yılbaşından itibaren asgari ücret 1300 TL olacak. Yani mevcut asgari ücrete 300 TL zam yapılmış olacak. Elbette Türkiye şartlarında bu para çok yetersiz ve vatandaşımızın insan gibi yaşayacağı bir gelir olmaktan çok uzak. Ama bugün 1000 lira 54 kuruş maaş alan asgari ücretliler hükümetin bu artışından büyük sevinç duyuyor.
Peki, “bu sevinç” nasıl oluştu?
Öncelikle şunu belirtelim, AKP, girdiği hiçbir seçimde asgari ücret üzerinden bir vaatte bulunmadı. Asgari ücretin tespitini işverenlerin ve ekonomi bürokratlarının ağırlıkta olduğu Asgari Ücret Komisyonuna bıraktı. Bu komisyon da her yıl dilenciye sadaka verir gibi iktidarın istediği şekilde 20 ila 50 lira arasında değişen miktarlarda artışlar yaptı. Bu artışların bazen günde 50 kuruşa (bir simit parasına) kadar düştüğü oldu. Ama bu defa çok farklı bir şey oldu ve AKP, 1 Kasım seçimleri öncesi asgari ücret üzerinden yoğun bir propagandaya girişti. Başbakan Davutoğlu her mitingde asgari ücreti 1300 TL yapacaklarını vurguladı. Oysa birkaç ay önce 7 Haziran seçim sürecinde ‘asgari ücret 1000 lira olursa ekonomi batar’ diyen Maliye Bakanları Mehmet Şimşek’ti.
Ne oldu da yüz seksen derece dönmüşlerdi?
Ne oldu da asgari ücretlileri hatırlayıvermişlerdi.
Sebebi belli idi:
Türkiye’de seçimlerin gündemine asgari ücreti getiren isim BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’tı. Baş, gerek 7 Haziran seçimlerinde gerek 1 Kasım seçimlerinde ‘asgari ücretin 5000 TL olacağı’ vurgusunu yaptı. Bunun nasıl yapılacağını hangi kaynakların devreye sokulacağını anlattı. Avrupa’nın ve dünyanın birçok ülkesinde asgari ücretin 5000 TL hatta daha da üzerinde olan ülkeler olduğunu söyledi.
Böylece asgari ücret konusu Türkiye’nin gündemine girdi. 7 Haziran seçim sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Başbakan Davutoğlu’na kadar pek çok kişi, muhalefet partilerinin liderlerinden milletvekillerine pek çok siyasetçi, medyadan vatandaşa her kesimin gündeminde asgari vardı artık. Kimisi “verilirdi, verilemezdi” tartışması yapıyor, kimisi böyle önemli bir konunun neden bugün kadar gündeme getirilmediğine şaşırıyor, Prof. Dr. Baş’a destek veriyordu.
7 Haziran seçimlerinden hükümet kuracak bir sonuç çıkmayınca bu defa 1 Kasım’da seçimlerin yenilenmesi kararı alındı. Bu kez bütün partiler asgari ücreti vaat programlarına koymuştu. Kimisi 1400 TL verecekti, kimisi 2000 TL vaat ediyordu.
7 Haziran seçimlerinde “Asgari ücreti 1000 lira bile yaparsak ekonomi batar” diyen AKP de bu kervana katıldı ve ‘asgari ücreti 1300 TL yapacaklarını’ vaat etti.
Gerçi hiçbir parti kaynak açıklamıyor, bu parayı nasıl vereceklerinin ayrıntısına girmiyordu ama hepsi “asgari ücretle yatıyor, asgari ücretle kalkıyordu.”