Nobel Ödülünü Kilis'e verelim!
Önce Kilis’le ilgili Nobel müracaatı geldi. Kendi nüfusundan fazla mülteci barındıran Kilis’in Nobel Barış Ödülü için müracaatta bulunacağını AKP Genel Başkan Yardımcısı Ayhan...
Önce Kilis’le ilgili Nobel müracaatı geldi. Kendi nüfusundan fazla mülteci barındıran Kilis’in Nobel Barış Ödülü için müracaatta bulunacağını AKP Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün açıkladı.
Kilis’in nüfusu 129 bin. Mülteci sayısı 150 bini aşmış durumda. Kilis, kendi nüfusundan fazla mülteci barındırarak Avrupalılara insanlık dersi veriyormuş! Böyle diyor AKP’liler. Oysa Avrupalılar “Size birkaç milyar dolar verelim, hatta birkaç Nobel de birden verelim, yeter ki mültecileri AB sınırlarına sokmayın” diye adeta yalvarıyorlar. Bundan dolayı olacak Gaziantep de Nobel için müracaat etti. Bence Hatay da, Kahramanmaraş da müracaat etmeli. Hepsine birden Nobel Barış ödülü vermek lazım!
Tabi işin gerçeği bu değil.
Uyguladıkları vahim hatalarla dolu Suriye politikaları yüzünden (dünkü yazımı okumanızı öneririm) Türkiye’yi mülteci çöplüğüne döndürenler, hiç utanmadan bir de bu rezillik için Nobel Barış Ödülü almak istiyorlar.
Olsa olsa Nobel Enayilik Ödülü alır bu politikalar.
Avrupa ve ABD bulmuş bizim gibi enayileri ‘sakın sınırınızdan bir tek mülteci bile geçmesin’ diye bastırdıkça bastırıyor, Ege’de botlarla Yunanistan’a geçmek isteyen mültecileri NATO’ya bağlı gemilerle birer birer toplayıp Türkiye’ye geri gönderiyorlar, üstüne üstlük AB ülkeleri panik içinde 3 milyar dolar verelim de sakın bize mülteci göndermeyin diye baskı yapıyor ve bütün bunların hepsi dış politikaya yön veren aslanlar tarafından kabul ediliyor, e böyle bir ülkeye bir tane değil on tane “Enayilik Nobel’i verilse” azdır.
Kilis’te yapılacak ilk yerel seçimde belediye başkanlığını bir Suriyelinin kazanması kuvvetle muhtemel.
İlk genel seçimde bir Suriye kökenli vekil mecliste olacak.
Kilis’in demografik yapısı allak bullak oldu. Ticari hayatta devletin Türk vatandaşlarına ve mültecilere davranışı çok farklı... Mültecilerin açtığı işletmeler vergiye ve denetime tabi değil. Korsan ticaret meşru hale gelmiş. Sağlık sektöründe ayrımcılık yapılıyor. Hastaneler, Kilislilere değil mültecilere öncelik veriyor.