Rakka’yı okumak
Rakka operasyonu resmen başladı. Türkiye’nin bütün ısrarına rağmen, bütün taleplerine rağmen, “ne görev verirseniz yaparız” diye yakarmalarına rağmen bu operasyonda yokuz. Fırat nehrinin...
Rakka operasyonu resmen başladı. Türkiye’nin bütün ısrarına rağmen, bütün taleplerine rağmen, “ne görev verirseniz yaparız” diye yakarmalarına rağmen bu operasyonda yokuz.
Fırat nehrinin batısından Rusya-Suriye ordusu, Fırat nehrine paralel kuzeyden güneye doğru PKK/YPG ile ABD, Irak sınırından da Rakka’ya Haşdi Şabi ile Irak ordusu geliyor. 3 koldan girecekler.
Rusya, Suriye, ABD, YPG, Irak ordusu, Haşdi Şabi aynı amaç doğrultusunda, Rakka’yı kurtarmak için aynı safta görüntü verecek kadar yakınlaşmış durumda.
Türkiye’nin “gitsin” dediği Esad’ın ordusu, Türkiye’nin terörist dediği YPG, Türkiye’nin Şii terörist dediği Haşdi Şabi yan yana.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar’a yönelik diplomatik tecrit uygulamasına gösterdiği tepkide şunları söylüyor:
“Burada farklı bir oyun oynanıyor. Bu oyunun arkasında kimler var şu anda onu henüz tespit edebilmiş değiliz.”
Bence Katar’daki fotoğraftan evvel Rakka’daki fotoğrafın arkasında kimler olduğunu tespit etmek lazım.
Rakka’yı tespit edersek Katar’ı da tespit ederiz.
Çünkü birbirine o kadar benziyor ki fotoğraflar.
Türkiye’nin dostları, dün, Suriye’yi bölmek için Türkiye’yi öne sürmüşlerdi, şimdi terör yuvasına dönmüş Suriye’de kendi otonom bölgelerini oluşturmak için harekete geçiyorlar, bu bölgenin ülkemiz için doğuracağı riski önlemek için operasyona dahil olmak isteyen Türkiye’ye “sen orda kal, bu işe karışma” diyorlar.
Türkiye’ye “Esad gitsin” diye nara attırdılar, şimdi “Esad kalsın” diye operasyon yapıyorlar.
Başbakan Binali Yıldırım da “Amerika bize güvence verdi, YPG ile ittifakları bir mecburiyetten kaynaklanıyor. Rakka’dan sonra ittifak bitecek” diye avunuyor.
Hayır, kendi söylediğine kendi inanıyor mu bilmiyorum.
Amerika, bunca ağır silah verdiği, eğittiği, YPG unsurlarını neden Rakka’dan sonra bıraksın ki?