Bir tek hayat geliyor hakkımızdan!
Okumaya başladığımız bir roman; bize sayfaları arasında karşımıza çıkanların aynısını yaşamış, hissetmiştim duygusu yaşatıyorsa, o roman iyi bir roman demektir. Daha ilk sayfalarda...
Okumaya başladığımız bir roman; bize sayfaları arasında karşımıza çıkanların aynısını yaşamış, hissetmiştim duygusu yaşatıyorsa, o roman iyi bir roman demektir. Daha ilk sayfalarda kahramanın yerine geçersiniz, yazdığı her satır size hayatınızın bir anını hatırlatır, içinden geçtiği zaman sizi alıp o dönemde ne yaptığınızı merak ettirir; ben de aynı onun gibi hissediyordum, işte benim özlemlerim, işte bu ev benim evime benziyor, ben de bu duygularla okula başlamıştım, ben de böyle bir ayrılık yaşamıştım, bizim ailecek kavuşmamız böyleydi, evden gittiğimde arkamda kalan şey tıpkı onun arkasında kalan şeye benziyor, ben de onun gibi aşık olmuştum, onu terk ettiği gibi terk etmişti sevgilim beni de, ağladığı şey benim ağladığım şeyin aynısı, ben de hayatımın bir döneminde yeni yıla böyle girmiştim, tıpkı onun gibi sevmiştim okul günlerini, aynen onun gibi beklemiştim tatili, onun hasreti ne kadar benziyor hasretime, şiire, müziğe, romana dair fikirlerimiz ne kadar yakın birbirine, bizim evde de böyle oturuluyordu sofraya, babam da böyle ters ters bakıyordu bize, annesinin yüzündeki hüzün ne çok benziyor annemim kederli yüzüne, babam böyle bağırmıştı anneme, ben kardeşimi böyle...