Galata Köprüsü'nün altı, üstü!
Galata Köprüsü'nün üzerinde durdum. Sırtım Haliç'e dönük, yüzüm Boğaz'a; yaslandım korkuluklara. Her şey, Orhan Veli'nin "Beni bu güzel havalar mahvetti" dizesini akla getiriyordu.Böyle bir havada neler...
Galata Köprüsü'nün üzerinde durdum. Sırtım Haliç'e dönük, yüzüm Boğaz'a; yaslandım korkuluklara. Her şey, Orhan Veli'nin "Beni bu güzel havalar mahvetti" dizesini akla getiriyordu.Böyle bir havada neler yapılmaz ki?"Evkaftan" da istifa edersin, "başında eski alemlerin sarhoşluğu"; ne kapımıza dayanan Korona virüsünü, ne Suriye'yi, ne mültecileri düşünmek istemez, başını alıp "yelkovan kuşlarının peşi sıra" gitmek istersin.Önümde deniz, ayaklarımın altında tarih, sol yanımda belediyenin mi olsun, yoksa bakanlığın mi (sahi ne fark eder?) tartışmaları arasında kalan Galata Kulesi, sağ yanımda minareleri bir mızrak başı gibi, çirkin ucube...