Huzursuz insan!
Charles Baudelaire'in dizesidir, duyduğum ilk günden beri hiç çıkmadı aklımdan: "Nerede değilsem orada iyi olacakmışım gibi gelir." Bu dizeyi her yolculuk başlangıcında hatırlarım; bir de yolculuk bitip evime döndüğümde.
Giderken, çoğu zaman arkandan bıraktıklarına bu kadar kısa süre zarfından özlem duyabileceğin gelmez aklına; aklın gideceğin yerde yaşayacaklarında, göreceklerindedir.Bir süre sonra alışkanlıkların ağır basar.En çok da evini, yatağını özlersin.
*
Başka bir yeri özlemek, başka iklimleri hayal etmek, gezmediğin görmediğin yerleri görme isteği, yaşamadıklarını yaşama isteği değildir bana göre şairin bahsettiği; bütün bunları yapsan bile, bütün bunları görmek için hayalinde canlandırdığın diyara gittiğin anda, bir süre sonra geride bıraktıklarını özlemeye başlarsın. Bu kez tekrar başa sararsın.Belki de beceriksizliğe uydurduğumuz bir kılıftır bu duygu.Baş edemediğimiz mutsuzluğa bulduğumuz geçici bir çözüm...Yani aslında tebdili mekanda ferahlığı bulamamaktır. Çünkü mekan değiştirdiğin zamana benliğini değiştirmediğin için, benliğini de terk ettiğin yerde terk edemediğin için, önceki mekanda nasıl bir insansan aynı insan olarak yeni yerde var olursun.