Masa

Bir masayı, bir çocuğun en çok isteyebileceği şey her neyse, ondan daha çok istedim; futbol topundan da, o gün beni sinemanın karanlık salonuna sokacak bir biletten de...

İlkokul birinci sınıftan lise birinci sınıfa kadar tam sekiz yıl boyunca bir çalışma masasının özlemiyle yaşadım doğduğum şehirde. İçinde çiğ ampullerin yandığı, odaları beyaz badanalı, dışı griye boyanmış memur lojmanlarında yaşayan arkadaşlarımı bazen apartmanın kapısında bırakıp şehrin kenarında, henüz elektriği olmayan toprak damlı evimize doğru yola çıktığımda, uzunca sayılan yol boyunca en çok, demin bıraktığım arkadaşımın evinde mutlaka bir çalışma masasının olabileceğini düşünerek onun yerinde olmayı hayal ettim.

O konfor ulaşılması güç bir konfordu çünkü, bana buradan Halep'e kadar uzaktı.

Geceleri ders çalışmak, kitap okumak için yerdeki halıya, kilime yüzüstü uzanarak; duvarda asılı gaz lambasının en çok ışık düşürdüğü noktayı önceden tespit edip orayı kimselere bırakmayarak geçti bütün ilk ve ortaokul yıllarım.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Cemaziyelevvelini bilmek! 28 Mayıs 2023 | 816 Okunma Nuri Sesigüzel'in türkü söylediği yıllardı! 24 Mayıs 2023 | 584 Okunma Çehov ile Yakup Kadri ne yapmak istedi? 21 Mayıs 2023 | 840 Okunma Yaşadığım yere bahar yeni geldi! 17 Mayıs 2023 | 607 Okunma "Akıl Defteri"ne düşen hatıralar 14 Mayıs 2023 | 356 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar