24 Nisan’ı umursamamak!

Türkiye’yi, özellikle de dışişlerimizi her sene Nisan’ın onundan itibaren “24 Nisan’ın gelmesine şunun şurasında bir-iki hafta kaldı; bilmemnerenin parlamentosu soykırım ile ilgili karar alır yahut...

Türkiye’yi, özellikle de dışişlerimizi her sene Nisan’ın onundan itibaren “24 Nisan’ın gelmesine şunun şurasında bir-iki hafta kaldı; bilmemnerenin parlamentosu soykırım ile ilgili karar alır yahut Ermeni lobisi beklenmedik bir iş ederse?” diye bir telâştır alır...

Asıl telâş ise, Amerikan Başkanı’nın 24 Nisan’da yapacağı konuşma öncesinde yaşanır! “Başkan ‘soykırım’ mı yoksa ‘büyük felâket’ mi diyecek” diye nefesler tutulur ve tansiyonları yükselten bir bekleyiştir başlar!

Derken endişeler gazetelere de akseder, hemen her gün “Falanca memleketin senatosu soykırım kararını oylamak üzere” meâlinde haberler çıkar; diplomatlarımız “talihsiz girişim”, “iki ülke arasındaki dostluğu zedeleyecek teşebbüs” yahut “yok hükmünde bir karar” gibisinden hemen her sene tekrarlanan klişeleşmiş sözlerle dolu açıklamalar hazırlamaya girişirler... Başkan“soykırım” der veya demez, tasarılar oylanır, kabul edilir yahut edilmezler edildikleri takdirde önceden hazırlanmış bildiriler hemen yayınlanır ve bazı tarihçiler de “Bu iş arşivlerde halledilir” gibisinden yine alışılmış demeçler verirler.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Anketçilerin üzerinden öyle bir silindir geçti ki, Allah düşmanımı bile bu kadar rezil etmesin! 27 Mayıs 2023 | 922 Okunma Hayvanat bahçesi 18 Mayıs 2023 | 530 Okunma Postallı demokratlar 10 Mayıs 2023 | 801 Okunma Fazıl Say'ın bestelediği 100. Yıl Marşı'nın üzerinde intihalin gölgesi var! 28 Nisan 2023 | 683 Okunma Bu da benim "100. Yıl Marşı" önerim: "Çıktık açık alınla yüz yılda her savaştan" 25 Nisan 2023 | 317 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar