Vatikan alârmda: İsrail’de yeni bulunan bu mağaradan Hristiyan inancını sarsacak 2 bin yıl önceden kalma belgeler çıkabilir!
Hristiyan ve Musevi dünyası, 71 yıldan buyana “Kumran tomarları” yahut “Ölüdeniz yazmaları” denen, Hristiyanlığın ilk senelerinden kalan ve kâğıtlara, derilere ve bakır plâkalara...
Hristiyan ve Musevi dünyası, 71 yıldan buyana “Kumran tomarları” yahut “Ölüdeniz yazmaları” denen, Hristiyanlığın ilk senelerinden kalan ve kâğıtlara, derilere ve bakır plâkalara yazılmış dinî metinleri tartışır. Hristiyan inancını derinden etkileyen bu metinler 1946’da Ölüdeniz yakınlarında, Kumran Köyü’ndeki 11 ayrı mağarada bulunmuşlardı ve arkeologlar geçtiğimiz haftalarda yeni bir mağarayı daha ortaya çıkardılar. Mağarada şimdi yoğun bir arkeolojik faaliyet var...
Ölüdeniz tomarlarından biri.
İsrail’de geçen hafta Hristiyan ve Musevi tarihinin son senelerdeki en büyük arkeolojik buluşlarından biri yapıldı ve bu iki dinin “Kumran tomarları” yahut “Ölüdeniz yazmaları” denen en eski belgelerinin saklandığı yeni bir mağara ortaya çıkartıldı.
Önce, “Kumran tomarları”nın ne olduğunu anlatayım:
Tamire kabilesine mensup genç bir Bedevi olan Muhammed ed-Dib, 1946 sonbaharında bir sabah, Ölüdeniz’in kuzeybatısındaki Kumran Köyü’nün etrafında kaybolan keçisini aramaya çıktığı sırada gözüne bir mağara girişi çarptı ve oyuğu genişletip içeri girdi.
Arkeologlar, yeni buldukları on ikinci mağarada tomarları ve ilk Hristiyanlardan kalanları arıyorlar.
GÖTÜRÜP ANTİKACIYA SATTI
Önce, iki adet büyük küp gördü ve Romalılar zamanından kalma el değmemiş bir hazine bulduğunu zannedip kapaklarını açtı. Küplerde birşeyler vardı ama Roma altınıyla değil, tomar tomar kâğıtla dolu idiler...
Muhammed ed-Dib, küplerden çıkanları babası ile beraber Beytüllâhim’e götürüp Halil İskender Şahin adındaki antikacıya sattı, sonra tekrar mağaraya döndü, etrafı kazmaya başladı, başka tomarlar bulunca götürüp onları da sattı.
Tomarlar birkaç hafta sonra Kudüs’teki Suriye Ortodoks Patriği Mar Athanasius Yeşua Samuel’in elindeydi ve papazlar ile Bedeviler Kumran’ı beraberce kazmaya başladılar.