Meğerse ölüm kalım maçıymış!
FAİR-PLAY ruhu diye bir kavram yoktu dün gece.. İki takım futbolcuları da birbirine her türlü sertliği ve kabalığı gösterdi. Maça değil resmen kavga etmeye çıkmışlar... Sanki ligin son haftasında...
FAİR-PLAY ruhu diye bir kavram yoktu dün gece.. İki takım futbolcuları da birbirine her türlü sertliği ve kabalığı gösterdi. Maça değil resmen kavga etmeye çıkmışlar...
Sanki ligin son haftasında puanları aynı, şampiyonun belirleneceği bir maçtı. Hakaretler, tekmeler havada uçuştu.. Oysa birkaç gün önce Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, "Kimse için ölüm kalım maçı değil. Normal bir derbi maçı" diyordu. Mücadeleyi iki takımın oyuncuları da ölüm kalım maçına çevirdi... Oyuncuların kötü niyetleri ve baskı artınca, hakem Ali Palabıyık da raydan çıktı.
Çaldığı, çalmadığı düdüklerle dünkü ateşi adeta körükledi...
Özellikle Beşiktaş çok gergindi.
Şenol Güneş, Kadıköy'deki bütün maçlarda asabi.. Neden? Şenol Güneş'in sakin olması lazımdı..
Çünkü bu takımın lideri, yönetmeni o.. Şenol hoca da tribüne gidince, Beşiktaş sahada kendini kaybetti.. Quaresma'nın iki dakikada atılması sürpriz değildi.
Takım sorumluluğu almayan, zaman zaman çocukça hareketler yapan kontrolsüz bir yıldız işte... Zaten böyle arızaları, defoları olmasa Cristiano