Adalet Yürüyüşü ve demokrasinin dönüşü
Değişik kesimlerden gelen kişilerin bulunduğu bir masada öğle yemeği yiyorduk; konuşulan konu Adalet Yürüyüşü'ydü.Başlangıçta CHP içinden bazı isimlerin dahi tamamlanacağından kuşku...
Değişik kesimlerden gelen kişilerin bulunduğu bir masada öğle yemeği yiyorduk; konuşulan konu Adalet Yürüyüşü'ydü.
Başlangıçta CHP içinden bazı isimlerin dahi tamamlanacağından kuşku duyduğu yürüyüş hükümetin caydırma girişimlerine, hatta polisin ortaya çıkardığı IŞİD saldırı komplosuna karşın kitleselleşerek devam ettikçe yankısı da yayılmaya başlamıştı.
Örneğin dün Doğan Yayın İlkeleri Toplantısı açılışında konuşan grubun Onursal Başkanı Aydın Doğan, Adalet Yürüyüşü'nün olaysız tamamlanmasının demokrasinin olgunlaşmasının bir işareti olacağını söylemişti. Böylelikle herkesin adalet arayışı yükselecekti.
Bu da yemekte konuşulurken, bir haber daha geldi. Başbakan Binali Yıldırım yürüyüşün "Amacına ulaştığını" (ki bu tek başına izaha muhtaç bir ifade), miting sonrasında artık uzatılmaması gerektiğini, çünkü "kabak tadı verdiğini" söylemişti.
Masada ilk tepkiyi veren kıdemli bir AK Partili oldu. Esprili bir tonda "Ama kabak güzel bir tatlımızdır" dedi.
Gülüştük.