Mesele sadece Arınç değil ki, Erdoğan vesayet altında
Arınç, Erdoğan ile görüşmek istiyormuş, ondan sonra karar verecekmiş istifa edip etmeyeceğine. Murat Çelik’in haberiyle öğrendik.
Arınç, Erdoğan ile görüşmek istiyormuş, ondan sonra karar verecekmiş istifa edip etmeyeceğine. Murat Çelik’in haberiyle öğrendik. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Yüksek İstişare Kurulu üyesi Bülent Arınç medya üzerinden mi randevu istiyor diye düşündüm ilk anda. Sonra acaba medyadaki havadan mı etkilenip Erdoğan’ın lafını üzerine aldı diye sordum kendime.
Çünkü Erdoğan “geçmişte birlikte çalışmış olsak da” diyordu; oysa Arınç hala Beştepe bordrosunda, hâlâ birlikte çalışıyorlar. Erdoğan pekâlâ geçmişte birlikte çalıştığı DEVA Partisi lideri Ali Babacan, ya da Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğu’nu da kast etmiş olabilirdi “reform söyleminden fitne çıkarmakla”. Bakarsanız “Beni kast etmemiş” ya da “Onu kast etmedim” türünden bir “medya yanlış anlamış” açıklaması gelebilir.
Öte yandan gazeteci İsmail Saymaz’ın, Kübra Par’ın programında, konuştuğu üst düzey bir MHP’linin “sonunda Arınç’ın koruması artık kalktı, bileti kesildi” dediğini aktarması var. Acaba MHP lideri Devlet Bahçeli, Erdoğan’ın son anda Arınç’a koruma vermesini engellemeye mi çalışıyor?
Bu gelişmeler aslında meselenin sadece Arınç olmadığını gösteriyor.