Trump, yeni dönem, ilk sınav ve Türkiye

Her ABD Başkanlık seçimi dünya siyaseti ve ekonomisi için önem taşımıştır.Çünkü ABD dünyanın en büyük ekonomisi ve askeri gücü, dolayısıyla en ağırlıklı siyasi...

Her ABD Başkanlık seçimi dünya siyaseti ve ekonomisi için önem taşımıştır.
Çünkü ABD dünyanın en büyük ekonomisi ve askeri gücü, dolayısıyla en ağırlıklı siyasi gücüdür.
Ama Donald Trump’un seçilmesi ve yemin ederek göreve başlamasının ayrı bir önemi olacak.
Çünkü Trump, “Yeniden büyük Amerika” sloganıyla, mevcut yapıları yıkma sözüyle oy aldı ve iş başına geldi.
"Yeniden büyük Amerika" sloganı, ABD’nin siyasi ağırlığını artırmak için askeri ve ekonomik ağırlığını alabildiğine kullanacağına işaret ediyor.
Üstelik Trump’ın seçilişi dünyada güçlü, dediği dedik, sözüne sadık, dönüp arkasına bakmayı sevmeyen liderlerin yükselişte olduğu bir döneme denk geldi; yani küresel eğilimlere uygun.
Rusya’da Vladimir Putin, Almanya’da Angela Merkel, Çin’de Şi Cinping, Hindistan’da Narendra Modi ve Türkiye’de, özellikle de anayasa değişikliğiyle yürütme gücünü elinde toplarsa Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan böyle liderler.
"Yeniden büyük Amerika" sloganı, Yeniden büyük Rusya, Yeniden büyük Türkiye, Yeniden büyük Almanya sloganı olarak söylense de yadırganmaz yani…
Ama dün buna “Önce Amerika” sloganını ekledi: Yani Trump küresel ve bölgesel ölçekte güçlü liderlerle muhatap olmadan önce onlara pazılarını göstermek isteyecektir.
Beyaz Saray’a veda eden Barack Obama’nın bazı simgesel uygulamalarını gösterişli bir şekilde değiştirerek işe başlayacaktır.

İçeride Obama’nın istediği sonuca ulaşamayan, hatta Demokratlara oy kaybettiren sağlık politikası mesela…
Dışarıdaysa Çin’le Pasifik görüşmeleri, AB ile ticaret anlaşması, İran ile nükleer anlaşma ve tabii ki Suriye krizi…
Üstelik Trump yönetiminin ilk uluslararası sınavı da Suriye krizi üzerine olacak.
Rusya, Astana’da yapılacak Suriye görüşmelerine boşuna –Türkiye’nin önerisiyle- ABD’yi çağırmadı.
Cuma yemin töreni, pazartesi ilk uluslararası kriz sınavı…
Trump yönetiminin bu fırsatı kaçıracağını düşünmemek lazım.
Üstelik riski de az, kendi katkısı olmayan bu toplantıdan istenen sonuç çıkmazsa, 8 Şubat’ta Cenevre’de Suriye’nin geleceği üzerine siyasi görüşmeler var.
Astana görüşmeleri Türkiye ve Rusya’nın anlaşmasıyla geçen 29 Aralık’ta ilan edilen ateşkesin kurumsallaştırılması bakımından önemli.
Beşar Esad rejimi ve ona silahlı olarak ayaklanan gruplar Türkiye ve Rusya’nın gözetiminde, İran’ın desteğiyle görüşecek, buna Birleşmiş Milletler ve nihayet ABD’de katılıyor.

Trump’ın fazla beklemeden Suriye konusunda yeni kararlar alması, Obama’nın “hatalarını düzeltmeye” Suriye’den başlaması beklenebilir.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
ABD’yle ilişkilerde rüzgâr değişiyor: en muhtemel senaryo 19 Mart 2021 | 415 Okunma Mısır virajı ve “Ne diyorsam o” siyasetinin sonu 17 Mart 2021 | 931 Okunma MHP’nin “Fosforlu” kampanyası yeni Anayasayı yatırdı gibi 12 Mart 2021 | 1.601 Okunma Akşener’in Fosforlu Cevriye çıkışı putları kıran türden 11 Mart 2021 | 1.084 Okunma Papa Fransis’in Irak ziyareti, Türkiye ve İran 10 Mart 2021 | 292 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar