İYİ Parti dik bir bayırda!
Cumhuriyet yazarı Mustafa Balbay bu hafta 'İYİ Parti dik bir bayırda!' başlıklı yazısını kaleme aldı.
Siyasi yelpazenin merkez sağdaki boşluğunu doldurmak üzere 2017’de kurulan İYİ Parti, iddiasını taşıdığı hedefler kadar büyüyemedi. Art arda gelen istifaları parti içindeki olmadık suçlamalar takip ediyor.
Konunun ayrıntılarına girmeden önce Saray’ın bu partiye ilişkin beslediği iyi niyeti özetleyelim:
Ya bizimle olur ya parçalanır!
Son gelişmeler, İYİ Parti’nin dışarıdan saldırıya gerek kalmadan kendi kendini de bitirebileceğini gösteriyor!
Altı yıldır iktidarın İYİ Parti’ye bakışı hep şaşı oldu. Önce yok saymaya çalıştı, olmadı. Parti öyle ya da böyle Meclis’teki yerini aldı. Yanına çekmeye çalıştı, olmadı. Akşener, “Evine dön” çağrılarına akşam saatlerinde, “Günlük çalışmamı bitirdim, evime dönüyorum” diye yanıt verdi. CHP’ye yakınlaşması üzerinden, “Terör sevici partilerlesin, sen de onlardansın” demeye kalktılar, bu da tutmadı.
***
Bütün bu süreçlerine sonunda özellikle sonbaharla birlikte başlayan yaprak dökümü İYİ Parti’nin giderek zor bir sürece girdiğini gösteriyor. Partiden ayrılanların hepsini yan yana aynı görüntünün içine sokmak hayli zor.
Merkez sağın efsane ismi İsmet Sezgin’in yeğeni emekli büyükelçi Aydın Sezgin’in sesini yükseltmeden istifasıyla, bağıra bağıra ayrılan, Akşener’i eleştirmede MHP’yi yaya bırakan Yavuz Ağıralioğlu...