Müslüman Toplumlarda Bir Zihniyet Sorunu: ‘Terk-i Dünya’
Hz. Peygamber, ‘kesb-i tayyib’ (temiz kazanç) deyimiyle helal kazancın önemini anlatır; “Kişinin yediğinin en hayırlı olanı, kendi emeğiyle kazandığıdır”; “Erdemli insan için temiz servet...
Hz. Peygamber, ‘kesb-i tayyib’ (temiz kazanç) deyimiyle helal kazancın önemini anlatır; “Kişinin yediğinin en hayırlı olanı, kendi emeğiyle kazandığıdır”; “Erdemli insan için temiz servet ne güzel!” buyurur. Böylesi uyarılara rağmen, çalışma ve mal mülk karşıtlığı, daha genel olarak ‘terk-i dünya’ şeklinde özetlenen normal dünya hayatının kötülenmesi önce tasavvuf çevrelerinde başlamış ve giderek Müslüman toplumlarda güçlü bir zihniyet sorunu haline gelmiştir...
Kur’ân-ı Kerîm, dünya malını ‘hayır’ (Bakara 2/272; Âdiyât 100/8), ‘Allah’ın ziyneti’ diye niteler. “Hem dünyanın hem ahiretin güzellikleri”ni (hasene) isteyenlerden övgüyle bahseder (Bakara 2/200-201). “Erkek olsun kadın olsun, kim inanmış olarak iyi ve yararlı (sâlih) işler yaparsa ona kesinlikle güzel bir hayat yaşatılacağını” müjdeler. (Nahl 16/97). “İnsanın, ancak çalışmasının karşılığını alabileceğini” (Necm 53/39-40) ve böylece dünya işlerinde başarının çalışıp üretmeye bağlı olduğunu bildirir.
Peygamberimiz de dünyadan el etek çekip ömrünü ibadetle geçirmeye karar veren bazı sahabesini, bu tutumlarının kendisinin ‘sünnetinden sapmak’ anlamana geldiğini belirterek uyarmıştır. Hadis kitaplarında...