Sahi biz nereye gidiyoruz?!
Vaktiyle laikçi kesimlerde bir iki cümlelik “Atatürkçü, ilerici” laflar ettikten sonra “gerici” gördükleri çevrelere ağızlarının dolusunca hakaret edenleri, hatta hapse attıranları...
Vaktiyle laikçi kesimlerde bir iki cümlelik “Atatürkçü, ilerici” laflar ettikten sonra “gerici” gördükleri çevrelere ağızlarının dolusunca hakaret edenleri, hatta hapse attıranları görüyorduk. O zamanlar “İslâmî” kesim mağdur ve mazlum idi. Şimdi durum değişti. Aslında İslâm ve Peygamber ahlakına bakarsanız şimdi af, müsamaha, en azından âdil olma zamanıdır. Ama gerçek öyle değil. “İslâmî” kesimden eline güç ve fırsat geçiren bazıları için şimdi zaman rövanş, intikam, –hazır fırsat eldeyken- kendi düşünceleri –ve çoğu zaman üstünü kutsal kavramlarla örttükleri- çıkarları için engel gördüklerini iftira, zulüm vs. demeden elden geleni yapıp itibarsızlaştırma, imha etme, alanı boşaltma zamanıdır. Hatta bunlar arasında havayı iyi koklayarak “hidayete erenler (!)” de var. Hz. Peygamber ne güzel söylemiş: “Eğer Allah’tan haya etmiyorsan, artık istediğini yapabilirsin!” Ama öteden beri dindar bildiğimiz bir kısım insanların durumu yürek yakıcı.