Tasavvufun ‘tasavvufçular’dan çektikleri

Bu sorunun cevabı erbabınca yazılıp çiziliyor. Benim konum, böylesine uzun süreli ekonomik kriz zamanlarında bile ülkemizin gündeminde yer almayı sürdüren dinî bir problemimizdir; yani tarikat ve cemaat denilen (sözde)...

Bu sorunun cevabı erbabınca yazılıp çiziliyor. Benim konum, böylesine uzun süreli ekonomik kriz zamanlarında bile ülkemizin gündeminde yer almayı sürdüren dinî bir problemimizdir; yani tarikat ve cemaat denilen (sözde) “dinî” oluşumlardaki gelişmelerdir.

Geçen yıl Türkiye’nin iş, ekonomi, devlet, siyaset, hatta eğitim hayatında en etkili cemaatlerinden birinin, lüks yaşayışlarıyla insanlara parmak ısırtan şeyhlerinden biri vefat etmiş; cenaze merasimine devlet ve siyaset çevresinden önemli kişiler katılmış, taziye mesajları yayımlanmıştı. Ülkemizde konu din kanalını kullanmak olunca bizdeki bazı siyasetçiler bunu hep yapmışlardır. En çarpıcı olanları da seçimlerin arifesinde siyasilerimizin tarikat önderlerine yaptıkları –son yıllarda sıklaşan- ziyaretlerdir.

Güya siyasilerimiz böyle jestlerle siyasi sonuçlar alacaklarını umuyorlar. Gerçekte ise, ne siyasetçiler ne de başka herhangi bir kimse, bir nidasıyla depremi bile durdurmak, bütün müritlerini kibrit kutusuna sokup ahiret sorgusundan kaçırmak...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kültümüzde sünnet-bid‘at karşıtlığı 22 Ocak 2025 | 194 Okunma ‘Sâlih amel’le ilgili yorumlar ve sorular üzerine 15 Ocak 2025 | 131 Okunma Kur’an’da bir ahlak kavramı: “Sâlih amel” 08 Ocak 2025 | 345 Okunma Müslüman zihinlerin yeniden inşası 01 Ocak 2025 | 158 Okunma Müslüman dünyada zihinsel kilitlenme ve sonuçları 25 Aralık 2024 | 199 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar