Din istismarı, hımarlaşmanın alâmetidir/2
İnsanın insana değil Allah’a kul olmasını, hayvanların seviyesine inmeden insan kalmasını sağlamak, Kur’ân-ı Kerim’in en önemli maksadlarındandır. İstismar; meyve verme, işletme, kullanma...
İnsanın insana değil Allah’a kul olmasını, hayvanların seviyesine inmeden insan kalmasını sağlamak, Kur’ân-ı Kerim’in en önemli maksadlarındandır. İstismar; meyve verme, işletme, kullanma, yararlanma, zengin olma, bir şeyden elde edilen her türlü fayda, kâr etme, kâr getirecek şekilde harcama, yararlanılacak mal, malı çoğaltma ve nemalandırma, ağacın meyvesi, her türlü mal, kaymağı alınmamış süt, sütün üstündeki kayma, sütün köpüklenmesi, bir şeyin özünden çıkan sonuç, çocuk, nesil gibi anlamları olan “semere”den (İbnu’l-Esîr, en-Nihâye fî Ğarîbi’l-Hadîs ve’l-Eser. C:1, Sh: 221, Kum/1367; Mütercim Asım 1305: 195; el-Cevherî 1982: 605-606) türemiş olup sözlükte bir şeyin semeresini, ürününü elde etmek, semeresinden, ürününden veya meyvesinden yararlanmak demektir. Türkçe’de kullanılışında ise istismar, bu anlamlar daraltılarak olumsuz bir içerikle donatılmış ve kendi çıkarına kullanma, kötüye kullanma, suiistimal etme, haksızca faydalanma, sömürme, bir kişinin iyi niyetini kötüye kullanma, bir şeyi haksız yere işletip yararlanma gibi mânialar yüklenmiştir.
Asrımızda genelde İslâm coğrafyasında, özelde...