Dostluğun kıymetini bilmek
İslâm dini, düşmanlıkları dostluğa inkılap ettiren bir dindir. Dostluk, dinimizin insanlığa armağanıdır. Dostluğun kıymetini bilmek, dinin kıymetini bilmektir. Dost seçimi, din seçimidir....
İslâm dini, düşmanlıkları dostluğa inkılap ettiren bir dindir. Dostluk, dinimizin insanlığa armağanıdır. Dostluğun kıymetini bilmek, dinin kıymetini bilmektir. Dost seçimi, din seçimidir. Rasûlüllah (sav) buyuruyor: “Kişi dostunun dini üzeredir. Öyleyse her biriniz, kiminle dostluk kuracağına dikkat etsin.” (Sünen-i Ebu Davud, Edeb: 19, Sünen-i Tirmizi, Zühd: 45) Bu hadis, arkadaşlığın ehemmiyetine dikkat çekmektedir. O kadar ki, arkadaşlar birbirine ciddi tesirlerde bulunabilirler. Arkadaşlık neticesinde “din”le ifade edilen itikad, âdet, siret, ahlak gibi hususlarda benzemeler meydana gelmektedir. Bu nedenle diyoruz ki; Ehl-i iman, Ehl-i Sünnet ve’l Cemaat olan herkes potansiyel bir dosttur. Şek ile, şüpheyle, şirkle imanlarını kirleten Ehl-i Ehvâ ve’l Bid’at ise; düşmanın her diam üstünde oturduğu posttur!
“Gerçek dostlar yıldızlara benzerler; karanlık çökünce ilk onlar gözükürler.”
Hakiki dostlar meyveli ağaçlara benzerler. Onların külfetlerine katlanmak gerekir. Çünkü ağaçlar toprağa acı verdikçe büyüyorlar!
Gün Allah için dost olanların birbirlerine sahip çıkmaları gerektiği gündür. Ebu Cehil nesliyle karşı karşıyayız.Sosyolojik bir tesbit olarak geldikleri makamda dostlarıyla görüşmeye vakitleri olmayanlar, makamdan düştüklerinde, dertlerini dökmek ve teselli bulmak için “eski dost”larını ararlar. Bir dostun şahsiyeti, bütün dostların emanetidir.
Bir arife: “Güneş bu kadar güzel iken onu seven, ona gönül veren bir kimseyi duymadık, nedendir?” dediler.