İçe kapanmanın birkaç küçük problemi

Bugünlerde pek kolaylıkla söylenir hale gelen Türkiye’nin içe kapanması ve kendi göbeğini kendi kesmesi yahut da kendi kendine yettiği kadarına rıza göstermesi meselesine biraz eğilsek fena olmayacak. Böylesi sloganlar bazı kulaklara hoş gelebilir ama kapıları dışa kapamanın mümkün olup olmadığına bakmak; öncelikle de konunun nereden çıktığına kafa yormak gerekir.

Gerçekten kapıları dünyaya kapatıp kendi halimizde mutlu yaşamayı düşünüyor ve istiyor muyuz? Yoksa asıl niyetimiz hem dünyanın işimize karışmaması, hem de o dünyanın nimetlerini tüketmeye devam etmek mi?
Bilhassa Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın irili ufaklı bütün krizlerde farklı cümlelerle dile getirdiği bu coşturucu fikrin irdelenmeye ihtiyacı var. Türkiye gibi, uluslararası sistemle her açıdan bağlantılı, çok açıdan bağımlı ve hepsinden önemlisi de birkaç yüz senedir bazen “Garp/Batı” bazen de “muasır medeniyet seviyesi” tabiriyle dünyayla ilişki kurmaya hevesli bir ülkeden söz ediyoruz

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Millet, İmamoğlu hakkındaki iddialara niye inanmadı? 14 Nisan 2025 | 1.767 Okunma Biraz da olup bitenlerin maliyetini konuşalım 12 Nisan 2025 | 193 Okunma Dünya etkilenecek de kazanan kim olacak? 10 Nisan 2025 | 145 Okunma 19 Mart’tan 6 Nisan’a ne oldu, şimdi ne olabilir? 07 Nisan 2025 | 550 Okunma Türkiye, Trump vergilerine nasıl hazırlandı? 05 Nisan 2025 | 140 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar
Close menu