Kara paranın üzerinde ki şal kalkıyor mu?
Kulağa çok klişe gelse de tam olarak “Dünya nelerle uğraşıyor biz nelerle meşgulüz” demenin zamanı. Dünya sermaye hareketleri ve şeffaflık açısından kritik bir eşikten geçiyor. Türkiye...
Kulağa çok klişe gelse de tam olarak “Dünya nelerle uğraşıyor biz nelerle meşgulüz” demenin zamanı. Dünya sermaye hareketleri ve şeffaflık açısından kritik bir eşikten geçiyor. Türkiye ise olağan şartlarda zaten kısıtlı imkanlara sahip olmakla birlikte şimdi taşıdığı özel stresten dolayı da bu sürecin dışında kendi halinde seyrediyor.
Nasıl bir
eşik peki?
Sadece 2010’da yeryüzünü sarsan WikiLeaks belgelerinden yaklaşık 2 bin kat daha fazla veri içeren Panama kağıtlarının yarattığı ve yaratabileceği şok dalgasına bakmak yeter. KARAR, bu büyük sızıntıya “Küresel zula” diyor. Yani legal ve kayıt altındaki ekonomilerin dışında miktarı ölçülemeyen ama aynı zamanda üzerine örtülen tek parça şal sayesinde korunaklı bir büyük ekonomiden bahsediyoruz. Tabiri caizse o zulalar şimdi patlıyor.
Büyük sermaye sahiplerinin paralarını vergiden, mevzuattan, denetimden ve en nihayet sermaye oyunlarından kaçırmak için offshore yoluyla Panama başta olmak üzere herkesin bildiği adreslere taşıyorlar. Dünya ekonomik sistemi ise paranın kazanıldığı yerde mümkün olmayan bu işlemler için bütün bu hareketin üzerine kara bir şal örtüyor ve olup biteni onaylıyordu.
Meselenin can alıcı noktası ise bulunduğu ülkede legal yollardan edinilmiş sermayeyi ve parayı vergi denetiminin dışına çıkartmak için offshore yolunu seçenler değil. Meselenin kabul edilmez başka bir yönü var. Ülkelerinde legal olmayan yollardan; yani rüşvet veya benzeri yollardan para kazanan politikacılar ve bürokratlar da bu taşınması zor serveti Panama gibi yerlerde izi sürülmesi imkansız şirket zincirlerinin arkasında saklıyorlar. Mesela, Panama Papers’da Rusya Devlet Başkanı Putin’in adı tam da bu gerekçeyle geçiyor.