Kaybolan yılların ve kaçan fırsatların ülkesi
Bu kadar zaman geçti hala en temel meselelerde, tekerleğin keşfiyle uğraşıp, her defasında her şeye sıfırdan başlayarak zaman ve kaynak israf eden bizden başka memleket kalmadı. Osmanlı’dan beri borçla...
Bu kadar zaman geçti hala en temel meselelerde, tekerleğin keşfiyle uğraşıp, her defasında her şeye sıfırdan başlayarak zaman ve kaynak israf eden bizden başka memleket kalmadı. Osmanlı’dan beri borçla, enflasyonla boğuşuyoruz. Böyle problemlerle nasıl mücadele edileceği besbellidir ama gelin görün ki hala bir yöntem üzerinde anlaşabilmiş değiliz. Son birkaç seneye bakar mısınız? Birbirinden akıl almaz yanlışlarla kaybettiklerimize… Hayat pahalılığı ülkeyi yangın yerine çevirdi, insanlar boğuluyor ama bugün bile yöntem üzerinde anlaşabilmiş değiliz. Herkesin bildiğini bilebilmek için hep sil baştan… Bakmayın bugünlerdeki sessizliğe üç vakte kalmaz faiz mi sonuç, enflasyon mu meselesi de açılır bir yerden. İki kere ikinin kaç ettiği üzerine yeniden kavgaya tutuşuruz.
En ziyade bilmemiz gereken konu enflasyona ol açmamaktır. Açtıysak da mücadele etmesini bilmektir. Ama bilmiyoruz. Bunu bilmiyoruz da eğitimi biliyor muyuz? Yani şu kadar yüz yıllık tecrübemiz var, bari eğitimi hale yola soktuk diyebilir miyiz? Çocuklar önce 12 senelerini, sonra da üniversitede 4 senelerini dolu dolu geçiriyor, iyi yetişiyor...