Liyakatsizlik seviyeyi boğuyor
Seviye azaldıkça, üslup ve dilde kalite düştükçe hiç şüphe olmasın liyakat çoktan kaybolmuş demektir. Doğru insanlar, yani siyasetçiler, bürokratlar, akademisyenler vb. hak edilen yerlerin çok...
Seviye azaldıkça, üslup ve dilde kalite düştükçe hiç şüphe olmasın liyakat çoktan kaybolmuş demektir. Doğru insanlar, yani siyasetçiler, bürokratlar, akademisyenler vb. hak edilen yerlerin çok uzağında bulunuyordur. O yerlerde, politik ilişkiler, sınırsız itaate söz vermiş olanlar oturuyordur ve dolayısıyla da kendilerini retorikten başka işe mecbur hissetmiyorlardır. Bir şirketin, bir kurumun, bir üniversitenin; netice bir ülkenin başına bundan büyük bir bela da gelemez… Zira, liyakatsizlik sadece liyakatsizlik; yani eş-dost, huyu suyu belli olanlarla kadrolaşmak değildir. Liyakatsiz, yetersiz ve kalitesiz olanı tercih ederek, kadroları böyleleriyle doldurarak sadece adaletsiz bir iş yapmış olmuyorsunuz. Sadece o yerleri gerçekte daha çok hak eden siyasetçinin, bürokratın veya müdürün, memurun hakkını yemiş olmuyorsunuz. *** Kritik kadrolar liyakat kriterinden koparak sadece uslu ve laf dinleyen adamlara teslim ediliyorsa, her alanda telafisi zor kayıplar kaçınılmaz demektir.