Suriye’de tarih yeniden yazılsa…
Bugünden geriye doğru bakınca bazı diplomatik süreçleri yorumlamak gayet kolay olabiliyor. Sebep-sonuçlar elde olduğuna göre karar vermek de şüphesiz çok kolaydır.
Ayrıca denenmiş ve sonuç almış hamleler ortada olduğuna göre hata yapma ihtimali ortadan kalkıyor.
Bütün tarihi yeniden yazabilsek, hatalardan ders almış olurduk ve birçok şey tekerrür etmezdi. Ama tarih “olsaydılar”la, “yapsaydılar”la yazılmıyor.
Bu girizgahı Suriye dosyasına taşıyalım. Türkiye’nin Suriye politikası yanlış mıydı? Ya da yol boşunca yapılmaması gereken şeyler mi yapıldı? Suriye iç savaşı öncesiyle bugünü kıyasladığımızda çok içinde olduğumuz ve aktif bir aktörü olduğumuz problemin kazananı olmadığımız aşikar. Savaş öncesi Şam yönetimi dostumuzdu, bu ülkeden kaynaklanan PKK riski bitmişti ve ülkemizde 3,5 milyonu aşkın göçmen bulunmuyordu. Bugün ise, Şam’da Türkiye düşmanı bir yönetim bulunuyor, sınırımız boyunca statü kazanmak üzere olan YPG/PKK var ve hemen hemen bütün vilayetlerimizde yoğun Suriyeli nüfusu ile yaşamaktayız.
Bu tabloya rağmen Suriye politikası tümüyle yanlış değildi. Şam’daki diktatörün kendi vatandaşlarına katliam yapmasına göz yumulamazdı. Unutmayalım ki Esad’ın katliamları 15-20 bine ulaştığı zamanlarda bile Ankara hâlâ bir umutla çözüm telkinini sürdürüyordu.