Hicret
Elmalılı Hamdi Efendi “Müddesir” sûresinin baş kısmındaki 25 âyetin mealini şöyle dile getiriyor (Hak Dini Kur’an Dili).“Ey örtüsüne bürünen / Kalk artık uyar / Sadece Rabbini yücelt /...
Elmalılı Hamdi Efendi “Müddesir” sûresinin baş kısmındaki 25 âyetin mealini şöyle dile getiriyor (Hak Dini Kur’an Dili).
“Ey örtüsüne bürünen / Kalk artık uyar / Sadece Rabbini yücelt / Elbiseni temizle / Pislikten sakın / Yaptığını çok görerek başa kakma / Rabbin için sabret / O sûra üflendiği zaman / İşte o gün pek zorlu bir gündür / Kâfirler için hiç kolay değildir / Tek olarak yarattığım o kimseyi bana bırak / Hem ona bol servet verdim / Hem göz önünde oğullar verdim / Hem ona büyük imkânlar sağladım / Sonra da şiddetle arzu eder ki daha da artırayım / Hayır, çünkü o bizim âyetlerimize karşı bir inatçı kesildi / Ben onu dimdik bir yokuşa sardıracağım / Çünkü o bir düşündü, ölçtü, biçti / Kahrolası nasıl da ölçtü, biçti / Yine kahrolası nasıl ölçtü, biçti / Sonra baktı / Sonra kaşını çattı, surat astı / Sonra arkasını döndü ve büyüklük tasladı da / Bu dedi, başka değil öğretilegelen bir sihirdir / Bu sadece bir insan sözüdür .....”
“Hicret” sözlükte terketmek, ayrılmak, ilgisini kesmek anlamına geliyor. Ayrıca “kişinin herhangi bir şeyden bedenen, lisanen veya kalben ayrılıp uzaklaşması”dır. Terim olarak Hz. Peygamber’in Mekke’den Medine’ye göçünü ifade eder.
Aylardır anlatmaya çalıştığım meselenin ne olduğunu söylemenin vakti geldi.
Âlete değil, âyete inanın.
Zihnen, fikren, kalben bir “hicret”e niyet edin. Çağdaş Küresel Medeniyetin ölçüp-biçip, defalarca ölçüp biçip – teknolojinin son imkânları ile ölçüp biçip burnumuza, aklımıza, bedenimize dayadığı hükümleri, imkânları terkedin.