Notre Dame’ın yapamadığını biz yaptık…
Kaş yapayım derken göz çıkarmak kadar üstümüze mahir bir toplum yok maalesef.Bir şeyi kötüleyelim derken o şeyin reklamını yaptığımızın farkında bile değiliz. Ama bize ait bir şeyi lanse...
Kaş yapayım derken göz çıkarmak kadar üstümüze mahir bir toplum yok maalesef.
Bir şeyi kötüleyelim derken o şeyin reklamını yaptığımızın farkında bile değiliz. Ama bize ait bir şeyi lanse etmede, dikkatlere sunmada ise maalesef hiç de becerikli değiliz.
Geçtiğimiz günlerde bütün dünyanın gözünün önünde Fransızların ünlü Notre Dame kilisesi büyük bir yangında adeta kül oldu. Bütün dünya medyasında geniş yer bulan bu olay haliyle Türk medyasında da kendine yer edindi.
Ama bir farkla: Bizim medyamız olaya dünya medyasının vermiş olduğu önemden çok daha fazla bir değer verdi. Kilisenin bir dünya mirası olmasından tutun da “cayır cayır” yandı diyenler, “iyi olmuş” diyenlerden tutun da gözyaşı dökenlere kadar birçok tepki geldi.
Lakin işte bu noktada olaya “cayır cayır yandı, iyi oldu, onlar da bizim mabetlerimizi yakıyor, yıkıyor” diyenlerin maksadının aksine bir durum gelişti.
Olayı o kadar abarttık ki Notre Dame’ın ismini duymayanlar bile birden bire bu kiliseye ilgi duymaya başladılar.