Yoklukta!
Antrenman tekrar demektir. Yeteneklerini geliştirmek kadar standartlaştırırsın. Dahası maçta çalışıldığı belli hareketleri uygulayarak taraftarına güven verir, rakibinde tedirginlik yaratırsın.Dün...
Antrenman tekrar demektir. Yeteneklerini geliştirmek kadar standartlaştırırsın. Dahası maçta çalışıldığı belli hareketleri uygulayarak taraftarına güven verir, rakibinde tedirginlik yaratırsın.
Dün kırk beş dakika bittiğinde Fenerbahçe futbol takımının Servet’in hatasından Sow’la bulduğu bir pozisyon, ceza sahası dışından çekilen etkisiz şutlar haricinde organize gelişen tek atağı Hasan Ali’nin düşürülerek frikik kazandırdığı pozisyondu. Onu da orta sahada Meireles’in adam eksilten ekstra hareketi ve pasına borçlulardı.
Fenerbahçe hücumu futbolcuların yeteneklerine terk edilmiş durumda. Kaderini belirlemekten uzak, tesadüflere bırakılmış izlenimi veriyor. Caner’in atacağı çalımlara (ki, bu konuda da yeteneği hırsından fazla değil), Diego’nun iğne deliğinden geçireceği bir topa, Mehmet Topal’ın sürpriz çıkışında önüne gelecek fırsata, Sow’un sihirbaz bir vuruşuna bakıyorlar. Takım olduklarını gösteren tek bir hareketleri yoktu.
Aykut Kocaman ile kurgulanan, Ersun Yanal ile biraz değiştirilen/geliştirilen oyun anlayışının mirasını tüketiyorlar. Çalışılmış, organize, neden bu on birin tercih edildiğini anlatan tek bir hareket yapmadan ilk yarıyı tamamladılar. Şampiyonluk kovalayan takımdan çok, ikinciliği korumaya gücü kalmamış bir topluluk görüntüsündeydiler.
Kalecisinden en ucuna kadar enerjisi tükenmiş durumdalar. Bunun için futbolcuları suçlamak pek de adaletli olmaz.