Kurbandan Şeriat Çıkar mı?
Acısıyla tatlısıyla bir bayramı daha geride bıraktık. Tatlısı belli. Bayram insanlara huzur veren, iyi duyguları besleyen özel anlarımızdan. Acısı da artık uzun tatillerin değişmez haberleri trafik...
Acısıyla tatlısıyla bir bayramı daha geride bıraktık. Tatlısı belli. Bayram insanlara huzur veren, iyi duyguları besleyen özel anlarımızdan. Acısı da artık uzun tatillerin değişmez haberleri trafik kazaları. “Yine bayramda yollar kana bulandı.” cümlesini defalarca duyduk. Ne yaparsak yapalım bu kazaların önüne geçemeyeceğiz. Bayram tatili olması fark etmiyor. Kazalar yakamızı bırakmamaya devam ediyor.
Kurban Bayramı olunca başka bir alışkanlık yine nüksetti. “Hayvanlar kesilmesin.” diye başlayıp “Biz de hayvanız.” pankartıyla yürüyüş yapmaya kadar uzayıp giden bir Kurban Bayramı düşmanlığı da bayramın gelenekleri arasına girdi.
Ne kadar laik, Atatürkçü varsa Kurban Bayramı’na karşı. Bütün yıl en pahalı mekânlarda etlerin binbir çeşidini patlayıncaya, çatlayıncaya kadar yiyenler konu Kurban Bayramı olunca bir anda içlerindeki depreşen hayvan sevgisiyle dolup taşmaya başlıyorlar.
Şizofrenik bir hâl bu. Kurban Bayramı’nın coşkuyla yaşanmasından korkanlar kurban ile şeriat arasında bağ kuruyor olmalı ki “Hayvanlar öldürülmesin!” diyerek ver yansın ediyorlar. Bayram haricindeki zamanlarda yedikleri etlerin acaba ağaçlardan falan mı toplandığını düşünüyor bu az gelişmiş kafalar?
Kurban paylaşmaktır. Yani komünist bir yaklaşım ile bakılınca bile çok önemli bir yeri olan Kurban Bayramı’na karşı olanların, bayramın ruhunu incitenlerin ne bir görüşü olabilir ne de değer yargısı. Onların derdi akan kanlar ya da hayvanların kesilmesi değil. Bütün bunların Allah’ın emri için yapılması. Çünkü kurbana karşı olanlar aynı zamanda başörtüsünü de karşılar, İmam Hatibe de karşılar, camiye, mescide İslam’ı çağrıştıran her şeye karşılar.
Bizi ayakta tutan, birlikteliğimizi pekiştiren bütün vakitlere sahip çıkmamız gerekiyor. Yıllar geçmiş, çağlar değişmiş çok önemli değil. Zaman geçer ama değer yargıları değişmez. Eğer değerler kaybolmaya başlar ya da değersizleştirenler el birliği ederek toplum içine nifak sokmaya başlarlarsa işte o zaman en büyük kalemizi kaybettik demektir.