28 Şubat kararlarında tuhaflıklar
28 Şubat askeri darbesinin yargılandığı davada sona gelindi ve 21 darbeci ağırlaştırılmış müebbet cezası aldı. Usul yönünden bana göre bu dava en baştan ve yepyeni bir iddianameyle yeniden...
28 Şubat askeri darbesinin yargılandığı davada sona gelindi ve 21 darbeci ağırlaştırılmış müebbet cezası aldı. Usul yönünden bana göre bu dava en baştan ve yepyeni bir iddianameyle yeniden görülmeliydi. Bu konudaki görüşlerimi 22 Aralık 2017 tarihli Habertürk köşe yazımda ifade etmiştim. 28 Şubat darbecilerinden ne kadar nefret de etsem bu ilkesel görüşüm değişmez. Hukukun en temel ilkesi olan "Usul esastan üstündür" ilkesini bu ülkenin her kesimi ihlal ediyor ve önemsemiyor maalesef.
Öte yandan 28 Şubat askeri darbesi hiç şüphesiz her askeri darbe gibi insanlığa karşı işlenmiş suç kapsamındadır. Şüphesiz darbeci generaller usulüne uygun bir yargılama sonunda en ağır cezaları almalıdır. Sanırım darbe taraftarları hariç bu konuda ülkemizde artık herkes uzlaşıyor. Ama 21 kişinin ağırlaştırılmış müebbet alıp serbest kaldığı bu davada tuhaflıklar da görmüyor değilim.
21 darbeciye yaş haddinden ötürü serbestiyet verildi ama başka davalarda bu 28 Şubatçılardan daha büyük yaşta olan sanıklar hapiste yatıyor. Burada bir adaletsizlik yok mu? Mahkemenin müebbet vermesine de serbest bırakmasına da saygı duymak zorundayız, ama o zaman benzer kriterlere sahip başka sanıklar niye içeride? Onların da adaletin gereği olarak serbest kalması gerekmez mi?