İdi Amin’in vahşi topraklarında
Kampala, Uganda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Uganda, Kenya ve Somali’yi kapsayan 3 günlük Doğu Afrika turu bir çok açıdan çok önemliydi. Türkiye son yıllarda, cumhuriyetin kuruluşundan beri...
Kampala, Uganda
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Uganda, Kenya ve Somali’yi kapsayan 3 günlük Doğu Afrika turu bir çok açıdan çok önemliydi. Türkiye son yıllarda, cumhuriyetin kuruluşundan beri sırtını döndüğü coğrafyalara açılmayı bir politika haline getirdi. Kuzey Afrika ayrı bir yere sahip zira tarihsel, dinsel ve kültürel bağlar var ancak ötesi uzun yıllar kapalı kutu oldu Ankara için. Şimdi ise art arda yakınlaşma adımları atılıyor. Uganda ve Kenya ziyaretleri özellikle ekonomik açıdan anlamlıydı. Pazar olarak Türkiye için büyük değil ancak gelişmeye çok müsait.
5,5 saatlik uçuşun ardından Salı gecesi saat 23’ü gösterirken Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindeki heyet ile birlikte Uganda’nın eski başkenti Entebbe’ye indik. Herkeste ortak bir endişe vardı: Sivrisinek! Kapılar açılmadan biz gazeteci milletinin hali görülmeye değerdi. Herkes dağıtılan fısfısları çıkarmış, kollara, kafalara sıkıyor, gaz bulutundan göz gözü görmüyor.
O bulutun içinde güçlükle ilerleyip bize ayrılan minibüse kendimizi attık ve başkent Kampala’ya doğru yola çıktık. Ama ne yol! Tek şeridin zor geçeceği mesafeyi gidiş geliş yapmışlar ve şoför üzerimize gelen arabalardan hiç etkilenmeden ilerliyor… 1 saat boyunca yüzlerce bar, gece kulübü, bilumum barakadan bozma açık dükkan ile belki 15 Shell ve Total benzin istasyonunun önünden geçtik. Sanki bir ülke gece yollara dökülmüş gibiydi.
Bu canlı manzara Kampala seyahati boyunca hiç değişmedi. Sokaklar insan ve araba seli. 5 milyonluk nüfus sanki mütemadiyen hareket halinde. Güçlükle ilerleniyor. Fakirlik insanın yüreğini burkuyor. Uganda’da bir çok kabile var. Kabileleri memnun etmek için de bir o kadar bakanlık. Tam 68 ayrı bakanlık kurulmuş, hepsi neye bakıyor derseniz o bir muamma.
Uganda, nüfusunun yüzde 12-13’ü Müslüman bir ülke. 12 000 camii ve 2000 İslami okul var. İslam dostu bir ülke olarak biliniyor. Zaten Uganda deyince akla ilk gelen diktatör İdi Amin Müslüman’dı. Şimdiki lider Museveni Ulusal Direniş Ordusu’nun lideri, yani örgüt liderliğinden geliyor. Ulusal Direniş Ordusu İdi Amin’i devirerek Obote’yi yeniden getirdi. Daha sonra ise başa kendi geçti.
Uganda’da temel gelir safari turizmi ama o da çok kısıtlı. Esasen uluslararası yardımlarla ayakta duruyor ülke. Devlet ekonomisinin yüzde 40-60’ı bu yardımlar üzerine oturuyor. Arabalarda egzoz kontrolü olmadığı için hava berbat. Bir günde bile epey yordu bizi Kampala. Nairobi’ye doğru havalanırken yüreğim o zor şartların içine doğan güleryüzlü Ugandalılar’da kaldı…